Selamlar, Çoğumuz doğa için bir şeyler yapmak istiyoruz. Ama ağaç dikme ya da çöp toplama fikrinden ileriye gidemiyoruz. Herhangi bir şey yapmadan ve ne yapabilirim sorusunu sormadan önce bence önce bir nefes alıp düşünmek gerekir. Her bilgiyi dışarıdan hazır alıyoruz, bu bilgiyi ise kendimiz üretebiliriz.
Ben burada herkesin doğaya katkısının kendine özgü olacağını düşünüyorum. Nitekim herkes nasıl birbirinden farklıysa, doğa ile ilişkisi de farklıdır. O nedenle herkesin katkısı da farklı olacaktır. Doğayı korumak için bir şeyler yapabilmek için ilk adım doğa ile iletişim kurmaktır. Mesela doğa ile etkileşim kurarak onu fark etmek ve kendimizi fark etmek bu ilk adım olabilir. Bununla birlikte ben doğanın neresindeyim? Ben doğa için ne ifade ediyorum? gibi soruların yanıtını aramak doğayla ilk etkileşimi başlatabilir. Bunun için de doğada olmak ve orada doğayı daha çok duyumsayarak vakit geçirmek önemlidir.
Bu etkileşim, sonrasında bizim bakış açımızı ve hatta davranışlarımızı etkileyecektir. Her konuda olduğu gibi bu konuda da bakış açısı önemlidir. Mesela yere çöp atmamayı toplumun bir yönlendirmesi ile yapmakla kendi içimizden gelerek yapmak arasında çok büyük fark vardır. Doğaya bu bakış açısıyla baktığımızda doğayı korumak için kendiliğinden birçok şey yaptığımızı fark ederiz. Doğaya zararı fazla olan bir şirkette çalışıyorsak alacağımız kararları nasıl ele alacağımız doğanın az zarar görmesi açısından çok önemlidir. Tatil tercihi yaparken veya bir ürün alırken göstereceğimiz hassasiyet te bu bakış açısıyla gelişerek doğaya katkı sunacaktır.
Tüm bunların yanında doğaya doğrudan katkı sunmak için vaktiniz varsa bulunduğunuz konuma, etkileşimde olduğunuz çevrenize ve yeteneklerinize göre projeler geliştirebilirsiniz. Bu konuda özel sektörde çalıştığım zaman bir otellerde ciddi bir problem olarak gördüğüm ve çözüm üretebileceğimi düşünerek yola çıktığım bir projeyi örnek olarak sunabilirim. Kırlangıç yuvalarını bozan otellerden kırlangıç dostu otellere geçişin hikayesini bu linkten izleyebilirsiniz.
3 seneye yakın vegan olarak yaşadım, şu an değilim ama maalesef. Pek hayvansal ürün tükettiğim de söylenemez şu an ama. Bisiklet kullanıyorum, araba alma hayâlim yok, toplu taşımalara bile zor biniyorum. İhtiyacım olmayan şeyi satın almamaya gayret gösteriyorum. Tükettikçe, tükenen bir dünyamız var. Gecenin bu köründe bu saatte telefonla bu sitede takılıyor olmam pek de bir ihtiyaç değil aslında, yapmamam gerekiyor ama ahlâksızlık her insanda illa oluyor birazcık ya da fazla. 😂 Marketten eve gelirken poşet almıyorum. Aklıma şu anlık bunlar geliyor.
0|0
0|0
Görüş hala geçerli mi?
En İyi Kız Görüşü
şakayıksever | Aile & Toplum konusunda 354 görüş paylaştı.
Yoda
1 ay
Geri dönüşüm kutuları dahi var evimizde. Her hafta belli poşetlerle araca veriyorlar annemler. Zaten yere çöp atmak gibi bir şey asla yapmıyorum. Bunun dışında en çok aile bireylerimizin doğum günlerinde bir geleneğimiz var. Gidip maaile ağaç dikiyoruz.
Asla çöplerimle izimi bırakmam, farkındalık yaratmak için elimden geleni yaparım, açık havada sigara içiyorsam insanların gözüne soka soka yerde söndürüp izmariti çöpe atarım, yaşadığımız yerin etrafı ormanla çevrili gene site sakinlerinin gözüne soka soka rüzgarın ya da domuzların çöp konteynırlarını devirmesi sonucu dağılan çöpleri toplarım saatlerce, etrafımda yaşayan bütün canlılarla paylaştığım yemeğim (kedi maması) ve suyum var. Doğal yaşama zarar verebilecek kimyasal atıklardan üretilmiş ürünlerden uzak durmaya gayret ederim, Deniz e asla çöp atmam çöplerini toplarım, çevreyi kirletip doğal yaşama zarar veren insanları ikaz eder gerekirse kavga ederim.
1|0
0|0
Vicdansiz000 | Aile & Toplum konusunda 226 görüş paylaştı.
Bilge
1 ay
Her varlığın bı dili var. Duymasını bilirsen anlarsın. Ben varlıklar ile konuşurum , onlarda benimle konuşur. Onlara o şekilde yardımım dokunur. Mesela köpeklere ve kedilere mama veririm ve severim.
Yerlere asla çöp atmam atanları da görünce uyarmaya çalışıyorum çoktan bunu aşmamız lazımdı ama malesef hala çöp atanlar var yok çöpçüler işsiz kalırmış geri kalmış cahil insan kafası
Ben burada herkesin doğaya katkısının kendine özgü olacağını düşünüyorum. Nitekim herkes nasıl birbirinden farklıysa, doğa ile ilişkisi de farklıdır. O nedenle herkesin katkısı da farklı olacaktır. Doğayı korumak için bir şeyler yapabilmek için ilk adım doğa ile iletişim kurmaktır. Mesela doğa ile etkileşim kurarak onu fark etmek ve kendimizi fark etmek bu ilk adım olabilir. Bununla birlikte ben doğanın neresindeyim? Ben doğa için ne ifade ediyorum? gibi soruların yanıtını aramak doğayla ilk etkileşimi başlatabilir. Bunun için de doğada olmak ve orada doğayı daha çok duyumsayarak vakit geçirmek önemlidir.
Bu etkileşim, sonrasında bizim bakış açımızı ve hatta davranışlarımızı etkileyecektir. Her konuda olduğu gibi bu konuda da bakış açısı önemlidir. Mesela yere çöp atmamayı toplumun bir yönlendirmesi ile yapmakla kendi içimizden gelerek yapmak arasında çok büyük fark vardır. Doğaya bu bakış açısıyla baktığımızda doğayı korumak için kendiliğinden birçok şey yaptığımızı fark ederiz. Doğaya zararı fazla olan bir şirkette çalışıyorsak alacağımız kararları nasıl ele alacağımız doğanın az zarar görmesi açısından çok önemlidir. Tatil tercihi yaparken veya bir ürün alırken göstereceğimiz hassasiyet te bu bakış açısıyla gelişerek doğaya katkı sunacaktır.
Tüm bunların yanında doğaya doğrudan katkı sunmak için vaktiniz varsa bulunduğunuz konuma, etkileşimde olduğunuz çevrenize ve yeteneklerinize göre projeler geliştirebilirsiniz. Bu konuda özel sektörde çalıştığım zaman bir otellerde ciddi bir problem olarak gördüğüm ve çözüm üretebileceğimi düşünerek yola çıktığım bir projeyi örnek olarak sunabilirim. Kırlangıç yuvalarını bozan otellerden kırlangıç dostu otellere geçişin hikayesini bu linkten izleyebilirsiniz.