Yanlış anlamayın ama etrafımdaki kişiler tarafından küçüklüğümden beri fazlasıyla yakışıklı bulunurum. Ajanslardan kabul görmüş de biriyim hatta. Ama kendimi sevmiyorum aynaya bakmak istemiyorum burnum gözüme batıyor kulağım gözüme batıyor fotoğraf çekinmeye korkuyorum. Ki kime sorsam normal olduklarını hatta güzel bile olduklarını söyleyen var. Ama bunla kafayı bozdum bir ara en ufak yorum gelse sacların eskisi daha iyiydi gibi veya kıskanc tiplerden biri laf attığında herkese olduğu gibi direkt modum düşüyor özgüvenim iniyor ve kendimi ikna etme moduna giriyorum illa konuşup duyucam ondan tam tersini gibi. eski Kız arkadaşıma bir çocuk işte burak özçiviti yakışıklı nasıl bulmazsın o değil de şey mi yakışıklı derken ben geldim tamamlayamadı mesela belki beni söylemeyecekti ama beni söyledi diye algılayıp bunu bile 6 ay önceki saçma olayı hatırlayarak tipsiz olduğumu düşünüyorum. Kız arkadaşıma mükemmel davrandığım için şimatttığım için terkedildim ama bunu bile işte eğer çok yakışıklı harika bir erkek olsam kimse beni terketmez herkes direkt kabul eder beni diye düşünüyorum ordan da kendimi üzüyorum. Veya bir ortama girdiğimde sanki farklı davranılmasını istiyorum hakkımda güzel bişey söylenmediği zaman benim hakkımda cirkin olduğumu düşindükleri düşünüyorum. Bütün bu saçma özgüvensizliklerden aslında çok da güzel olmasa da eski sevgilimi 3. Kez ilişkimiz bitmesine fazlasıyla üzülmeme rağmen haklı olduğum yerde özlüyorum bazen dönmek istiyorum belki de aldatılmama rağmen kendi karakterimi hiç ettim senelerdir bir de siz yakışıyorsunuz dediklerinde o da güzel kız diyip özgüvenim düşüyor sen ona fazlaydın derse biri o zaman tamam diyip kızı boşverebiliyordum kısa süre de olsa hatta bir sorunum da etrafımdaki herkesi çok önemsemek kendimden yüksek görmek fikirlerine saygı duyup onları hep göz önüne almak. Umarım bana uzun uzun akıl verirsiniz yarımcı olursunuz🙏🏻
Sosyal da bir insanım basketbol okul takımı kaptanıyım gitar bağlama çalıyorum şarkı söylüyorum iyi bir okulda okuyorum hatta okuyoruz aynı okuldayız ama seviye olarak ben yukarıdayım
Sosyal da bir insanım basketbol okul takımı kaptanıyım gitar bağlama çalıyorum şarkı söylüyorum iyi bir okulda okuyorum hatta okuyoruz aynı okuldayız ama seviye olarak ben yukarıdayım
Kimilerimiz başlarına gelen olayları kısa sürede sindirip geride bırakabiliyorken, kimilerimiz haftalarca hatta aylarca dert edinebiliyor.
Olaylara çift yönlü bakmakta fayda var bu olay esnasında olmasa bile olaydan sonra durup tek başına olay akışı tekrardan değerlendirilmelidir. Karşı tarafın duygu ve düşüncelerini es geçmemek adına onların da bizim gibi bir birey olduğunu sinirlenebileceğini, tepki gösterebileceğini düşünmeliyiz.
Her şeyi kafaya takmak meselesine gelecek olursak bu duruma şöyle bir açıklık getirmekte fayda var. Kişiler olay esnasında veya olaydan sonra kendi beyninde birtakım senaryolar kurgulayabilmektedir, bunun en doğru cevabını konuşmaktan çekindiğiniz kişi size verecektir çünkü siz hiçbir zaman onun ne diyeceğini kesin olarak bilemezsiniz sadece tahmin edersiniz.
Yaşanan olaylarda veya bir problem yaşanmasın diye kişiler susmayı tercih ederler aslında konuşulursa mesele bir çırpıda hallolacak ve kişi gerçeklerle yüzleşecektir. Kötü yaşanılan olayları hatırlamak yerine husumet yaşanılan kişiyle eğer imkan varsa oturulup konuşulmalıdır, konuşulduktan sonra kişiler affedici olmalıdır. Affedilmeyen her sorun kişinin kendi psikolojisini zedeleyecektir ya problem çözülmeli ya da affedilmelidir. Affedicilik ve bağışlayıcılık daha erdemli hissedileceği için kişiyi olumlu yönde etkiler ve probleme ve soruna takılı kalmak yerine hayatına devam edebilmesini sağlar.
Affetmenin en önemlisi kişinin kendisini affetmesidir. Her insan affedilmekte zorlandığı şeyler yaşayabilir ama insan başlı başına yanlış yaparak deneme yanılma yoluyla her şeyi öğrenmektedir. İlk konuştuğunuz anda bile direkt olarak bazı sözcükleri doğru söyleyemezsiniz veya defalarca altınıza yaptıktan sonra tuvalete yapmayı öğrenirsiniz ve ilerde yetişkinlik hayatınızda da yanılarak doğruları bulabileceğinizi ve bakım verenin bir bebeğe gösterebileceği sabırla kendinize yaklaşmayı hedef alın.
Affetmediğimizde kin, nefret ve intikam duyguları nedeniyle stres yaşarız. Stres, kalp sağlığı başta olmak üzere vücut için zararlıdır. Affetmediğimizde öfke, nefret ve intikam duyguları besleriz. Ruhsal sağlımız için affetmeliyiz ve şimdi ve buradaki olaylara odaklanarak hayattan keyif almaya özen göstermeliyiz.
Doktor Güler evlenin benle Doktor maasinizla yasatin beni