Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

azelcan

Sene milattan önce 7. Yüzyılın, tatlı bir ilkbahar günü.

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

Baharın son demleri, yaza hazırlandığı, hayvanların içinin kımıl kımıl olduğu, üreme güdülerinin level atladığı günler. Daha, egzoz gazının, ve para denen illet yüzünden, birçok zehrin dünyada olmadığı o yıllarda, sperm sayısının milyonlarla yarıştığı o günlerde yaşamanın sağlığında, insanlarda coşuyordu, haliyle.

Bu tarihlerin kralı Alyattes de, maalesef aynı durumdan muzdariptir.

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

Tabi daha genç olduğu dönemler☺️

Alyattes kralı olduğu Lidyasında, "Şöyle bir gezeyim de, millet yiğit görsün gari" der.

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

Hani o, bugünkü Manisa'nın olduğu yer, yani Sardes'de bulunan Pakyolos ya da paktolos (sart) çayının oradan geçerken, yüzüne bakmaya doyamayacağın (kendi tabiriyle) cillop gibi ahuların çamaşır gününe denk gelir,

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

Oradaki bir hatuna gözü ilişir, vurulur adeta, kaşları oynar, gözü kırpışır, sakalını sıvazlar. Hatundan bir tas su ister

Ver bakem kralına bir tas suda acık serinleyek gare, oğmameğ?" der.

Hatunun aklı gitmiş, gözünü kralından ayırmadan, hemen yanında def-i hacette bulunan bir sabinin önünden tası suya daldırır. Lakin kralın yüzüne sırıtmaktan manzarayı geç fark eder.

"O esanstır kralum" diyerek durumu, kurtarmaya çalışsa da, kral: "sabinin şişinlemi seriniletceğin bene, horadan, acık öteden vede acele et gare" diyerek başka yerden su ister.

O hatun da, serin olsun diye en dipten suyu verir.

Kral gızın gözünü süzerken, suyu bir yudumda ağzına amma, kralın ağzına taş gibi demir gibi bir şey gelir.

Kralda, karizmayı çizdirmemek için altını ağzında tutar ve yoluna giderken az ileride ağzından eline çıkardığı şeyin rengini görüne hoşuna gider.

O madene, dilber suyu alttan verdiği için mi, yoksa aklı dilberin altında olduğu için mi bilinmez, "bunun adı altın gari" der.

O altından kıza bir hediye, kolye yaptırmak ister. Kolye için daha çok altın toplatır ama ortaya böyle saçma bir şey çıkar.

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

Kral bu şeye çok kızar "sizden bihat olmaz ulaaağ" diye bağırıp kulpsuz kolyeyi ustanın kafasına atar.

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

Canı yanan usta gözünü kapatır ve ampulleri görür. Bağırır, "kralum, kralum ha punlardan çok yapalum, bin dene yapalum da, hatunun babasına veralum, kizi alalum" der ve kelleyi kurtarır. Usta yaptıkça işi düzeltir, daha iyilerini yapar, gaza gelir, üzerine resim bile yapar.

Kıza görücü gidilir, kızı isterler, hediye olarak da, altınları verirler.

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?

Kızın babası içinden "ha bu demirleri bağa ne poh yemeğe verdunuz" dese de krala çaktırmaz, kızı seve seve verir.

Vaktin alışverişi takas olduğu için, elindeki altınların üstündeki resmi beğenenlere, "habu bağa verilenle, bağa süt ver, habu bağa verilenle bağa et ver" der.

Karadenizden oraya göçmüş babanın konuşmasın tam anlamayan Lidya esnafı, "bağa" yı pağa anlar. Pağa diye diye zamanla pra demeye başlarlar ve böylece patlayıp gider.

Sonuç olarak da, zincirsiz prangayı icat ederler. Ve de hayatımızın içine binlerce yıl öncesinden ederler..

Bu parayı kral mı buldu, Karadenizli usta mı buldu, kızın babası mı buldu, buna siz karar verin.

Sürçü klavye ettiysek affola.☺️

Karadenizli Usta mı, Kızın Babası mı: Parayı Kim Buldu?
27 Cevap