Cadılar bir çok tarihte insanların ilgi odağı ve merak noktası oldular. Bunu üzerine bir çok roman yazıldı ve film çekildi. Bir çoğu da hayal dünyasına dayalıydı.
Neydi aslında cadılar?
Büyü yapan karanlık kadınlar!
İksir malzemeleri toplayıp insanları zehirlerdiler!
Onlar için masum insan yoktu! Onlar herkese açtılar!
İşte bu gibi sebeplerden dolayı orta çağda bir çok masum kadın öldürülmüştü.
Bir kadının öldürülmesi için o köyde ineğinin hastalanması yeterliydi. Bir kadının ormanda ot toplaması ya da iki insanın aynı anda hasta olması... Hemen tüm halk toplanır ve şüphelenilen kadın bir çok teste tabi tutulur ve en sonunda da diri diri kazığa bağlanıp yakılırdı.
Bu olayların geçtiği bir yer de Almanya'da Mannheim.
Mannheim'da şüphenilen cadı adayı cadı kulesine götürülürdü. Kulenin merdivenleri yakılır ve oradan kuleye çıkması istenirdi. Bir çok kadın çıkamadan ölür, çıkanlar ise yine ölürdü. Eğer kadın kulenin tepesine çıkmayı başarabildiyse cadılığı tesçillenmiş olurdu ve kulenin etrafına konulan odunlar tutuşturularak cadı kulenin tepesinde çığlıkları eşliğinde yakılırdı.
Eğer hastalık geçmediyse daha fena. O köyde bulunan tüm kadınlar hastalık geçene kadar cadı kulesine çıkarılırdı.
Orta çağda Avrupa'da kadın olmak zordu. Her an cadı iftirasına tutulabilirdiniz.
Peki şu anda cadılar nasıl gösteriliyor?
Hogwarts Cadılık Ve Büyücülük okuluna göre cadılar sivri bir şapka takıyorlar ve süpürgeye biniyorlar. Cübbeleri arkalarında uçuşurken kedileri ve baykuşları da peşlerinden koşuşuyor.
Alışveriş & Hediyeler konusunda 681 cevap paylaştı.
Bazıları gerçek bazıları ise gerçek dışıdır. Ortaçağ Avrupası (Avrupalılar tarafından "karanlık çağ" olarak adlandırılır) Hristiyanlığın Roma'da Papa ile adeta kanun olduğu zamanlardı. Avrupa diye bir kavram o zamanlar yoktu, Çökmüş Roma Imparatorluğu'ndan sonra medeniyetin 50 kat geri gittiği, insanların vandallaştığı, fakirliğin ve açlığın dizboyu olduğu dönemlerdi. Ki sefaletin hüküm sürdüğü bir zamanda da genel olarak ilim (özellikle tıp ve sağlık) yerlerde sürünüyordu. Genelde birçok kadın, hasta olan çoluğuna çocuğuna faydası olur diye bitkiler ile karışım yaparmış ve gerçekten cadılık ile uğraşanlardan ziyade bu kadınların çoğu sözde Hristiyanlık kurallarını çiğneme ve şeytanla işbirliği, büyü ve iksir yapma gibi suçlarla damgalanarak feci yöntemlerle idam edilmişlerdir. Tabi böyle bir kozu elinde bulunduran rahipler bu sebebi bahane ederek konuyla hiç alakası bile olmayan kadınları aslında başka sebeplerle de öldürmüş ve onları cadı olarak suçlamışlardır. İki rahibin 15. yüzyılda yazdığı "Malleus Maleficarum" adlı bir kitap daha sonra papa tarafından resmen onaylanmış ve tabir-i caizse "kanun" halini almıştır. Bu kitap "cadı avcılığı" üzerine kurulmuş bir kanun olarak uygulanıyordu ve o dönem bu kitapta yazan hükümler uygulanarak onbinlerce kadının infaz edildiği söylenir. Kitabın genel içeriği "kadın düşmanlığı" ile ilgili rahatsız edici hikayelerle doludur ve cadı ayağı sadece işin bahanesidir. Amaç kadın düşmanlığını yayarak kadınları suçlu ilan edip öldürmektir. (Putperest bir toplum olan islam öncesi Mekke'de doğan kız çocukların diri diri toprağa gömülmesi ve kadınların da parayla alınıp satılan, kullanılıp köşeye atılan bir mal olarak görülmesi ile şaşırtıcı derecede benzerlik göstermesi de ilginçtir.)
Dinler kitaplarını değiştirdikten sonra bana göre putperestten bir farkları kalmıyor zaten. Emeğinize sağlık her kelimesi doğru. Okunmadığı için kısa yazılarla resimleri süslemek zorunda kalıyoruz bu benceleri..
Teşekkürler, bu konu hakkında baya bir kafa patlatmışlığım oldu bir zaman, hatta büyü-fal gibi öğretilerin nasıl yayıldığı ile ilgili. Ki çok derin konudur, cadılık konusu da aslında bu antolojinin bir ufak dalıdır. Gerçekten bu işle uğraşmış insanlar da vardır evet, ancak sadece kadınlar değil, erkekler-kadın bu işlere tarih boyunca bulaşmış insanlar vardır. Ancak ortaçağdaki cadılık ve cadı avcılığı meselesi %99 bu işle alakası olmayan masum kadınları kapsar. İnsanların çoğunun buna boyun eğmek zorunda olması da "Hristiyanlık-iman-din" kısvesi ile yapılmış olmasındandır. Ki bizim gayet te iyi bildiğimiz gibi gerçek hak dinle alakası olmayan insan kaynaklı kuralların M. S 325 yılında "Ünlü İznik Konseyi"nde hristiyanlığın kuralları olarak benimsenmesi ve insan eliyle yazılan 100'lerce kitaptan 4'ünün kutsal incil olarak kabul edilmesiyle oluşan dejenere sözde incillerin zorbalığı ile insanlara uygulanmış zalimce katliamlardır.
Emeğinize sağlık güzel ve farklı bir bence olmuş içeriğinde aslında avrupanın hiçte medeni bir toplum olmadığıda var sankim çok cahilce bir toplumlarmış ama sonradan ne olduysa aynı cadıları şu an farklı gösterilmesi gibi onlarda farklı gösteriliyor... Cadı demişken Aklıma geldi :) ilkokula giderken okulumuzun etrafında tarihi tahtadan evler vardı eskimiş tam bu olaylara müsait, bir ara o evlerde cadı var diye bir dedikodu yayılmıştı okul çalkalanmıştı :D çocukluk işte gider bakardık okulun duvarlarından eve olağanüstü bir durum gözlemeye çalışırdık yok tahta oynadı içerde birşeyler oldu diye :D sonra müdür çıktı kızdı öyle bir şey yok diye öyle kapanmıştı o konu :D
Kapitalizm böyle bir şey işte... Herhangi bir kavramı önce sana bana yabancılaştırır. Aradan zaman geçince de o önceden dışlayıp yabancılaştırdığı kavramı, sana bana satar.
Cadılık, "Wiccan"lık, pagan kültürünün bir parçasıdır. Her kavramın, iyi ve kötü yönleri olduğu gibi; cadı denilen insanların da iyileri ve kötüleri vardır. Önemli olan niyettir.
Güzelmiş ama keşke biraz daha uzun olsaymış Cadı diye adlandırılıp öldürülenlerin çoğu o zamanın eczacılarıymış Bazen verilen ilaç yanlış sonuç vermiş ilacı veren kişiyi hemen idam sonra bütün şifacılara idam hatta onlardan kalan bilimsel araştırma kayırlarını bile yok etmişler
Cok yanlis. Ortacagda ki cadilar aslinda sifaciydi. şu an "aktar" diye adlandirdigimiz yerlerde satilan şifalı otlardan yapilan ilaclari (kocakari ilaclarini) yapan kisilerdi. Ortada buyu, sihir falan yok yani. Ama yasam tarzlari biraz gizemli oldugu icin suclandilar
ortaçağa kadar uzandığını düşündüğüm köklü doktrinleri olduğu için hepsinin 'sıradan' kadınlar olduğunu düşünmüyorum, gerçekten bir katliam söz konusu olduğu halde. tüm o sonucu belli komik yargılamalarla hem de. cübbe ve süpürgelere gelince onlar karalamak için değil zaten sembolik şeyler. cübbelerden ziyade 'cadı' kelimesi kökeni ve anlamı gereği bir sorun olabilir.
bunlar erkeklerin kadınlardan korktukları için uydurdukları ve kadınların statüsünü düşürmek amacıyla yaptıkları davranışlar saçları kızıl olan kadınlara bile cadı diyorlarmış bunu duyduktan sonra saçımı kızıl yaptım :D
ortaçağ karanlık dönemde gücü elinde tutan kilise halkın öğrenmesini gelişmesini istemezdi. hastalıklara şifa arayan araştıran kim varsa kilise tarafından büyücü ve cadı olarak adlandırılır cahil halkı kışkırtırdı. olay bu kadar basit
Evliya Çelebi 2 kere karşılaşmış bunlarla. Biri özel bir günlerinde uçuyorlarmış diğeride gölü dondurmuş Çelebinin katibi Felak ve Nas okuyunca su çözülmüş ve Cadı Hak Dinin Dualarını okur isen bozulur büyü demiş bir bak derim
Her zaman ilgimi çeker böyle şeyler. Güzel bir bence olmuş tebrik ederim. Yalnız tek kadınlar değil, ayrıca inançsız erkekleri de cadı ve ya büyücü damgasına koyup onları da canlı canlı yakıyorlardı.
hogwarts aslında cadıcılığı tam olarak anlatan bir şey değil öğrenmek istiyorsan AHS COVEN izlemelisin cadıları kötü gören aslında insanlar ve hep olur bu bir tane kötü cadı vardır ve diğerleride kötü olur
amene resulünün gücü çok büyükmüş öyle diyolar :D zaten fark ettiysen hiç bir dizide filmde hocalarla dalga geçemiyolar cadılar hep başkalarıyla savaşıyor yemiyo çünkü :D :D
En İyi Cevaplar