Eşimi artık eskisi gibi sevmiyorum bunun sonucunda ona bakış açım değişti. Artık her davranışı bana ters gelmeye başladı. Sonunda bir gün büyük bir tartışma yaşadık birbirimize hakaret ettik. Bende evden çıkıp gittim. O akşam dışarda kaldım, kimseye bir şey söylemedim. Ertesi gün eşim işyerime gelip benden özür diledi. Bende ses çıkarmadım tekrar evime döndüm. Ama artık ona güvenim kalmamıştı. 12 yıllık evliyim 2 çocuğumuz var. Artık ayrılığı bile düşünür hale gelmiştim.
Bu olaydan sonra içine düştüğüm duygusal çöküntünün de etkisiyle işyerinde bir erkek arkadaşla dertleşmelerimiz birbirimize bakış açımızın aynı olması beni etkiledi. Sonunda zamanla ondan hoşlandım oda benden hoşlandı. Daha sık sohbet ediyor mesajlaşıyorduk. Tabi aşk dolu mesajlaşmalardı bunlar.
Sonunda bir gün eşim bu mesajlaşmalardan birine denk geldi. İlk önce bana çok güvendiğini bu saçma mesajların ne anlama geldiğini öğrenmek istedi. Bende bana takılan beni rahatsız eden biri olduğunu benimde muhabbetine onunla dalga geçtiğimi, sadece yazışma olduğunu söyleyerek onu ikna ettim. Ama bana olan güveni sarsılmıştı. Artık her gün her an gözü üzerimde idi, tlf num onun gözetiminde idi.
Ben çok pişman oldum, eşime sevgimizi tekrar yaşayalım olanları unutalım dedim bir anlık aptallığım dedim. ilk zamanlar bana karşı çok iyi davrandı, hatta hiç yapmadığı jestler çiçekler hediyeler aldı ve yaptı. Buda beni memnun ediyordu aynı zamanda çok düşündürüyordu. Bende her zamankinden fazla eşimle ilgileniyor daha fazla zaman geçiriyor daha fazla sohbet ediyorduk. Daha sonrasında psikolojik yardım dahi aldım.
Fakat aradan iki ay geçtikten sonra bir gün eşim patladı. Artık onu durduramaz hale gelmiştim. Buda beni çok yıprattı.
Eşimden hiç beklemediğim şekilde ağır hakaretler ve davranışlar gördüm düzelir bir anlık öfke geçer dedim 3 gün sabrettim.
Ama sonunda olanlar oldu ikimizde birbirimizi iyice yormuştuk. Artık dayanılmaz hale geldi ve yine bir sabah tartışıyorduk, eşimden beklemediğim şekilde beni dövdü ve darp etti yüzüm tanınmaz hale geldi.
şimdi iki ay oldu evime dönemiyorum. Ne olacak onuda bilmiyorum Karar veremedim eşimle de görüşmüyorum. Oda henüz bir dava açmadı bende ne yapmam gerektiğinide bilemiyorum.
Bu olaydan sonra içine düştüğüm duygusal çöküntünün de etkisiyle işyerinde bir erkek arkadaşla dertleşmelerimiz birbirimize bakış açımızın aynı olması beni etkiledi. Sonunda zamanla ondan hoşlandım oda benden hoşlandı. Daha sık sohbet ediyor mesajlaşıyorduk. Tabi aşk dolu mesajlaşmalardı bunlar.
Sonunda bir gün eşim bu mesajlaşmalardan birine denk geldi. İlk önce bana çok güvendiğini bu saçma mesajların ne anlama geldiğini öğrenmek istedi. Bende bana takılan beni rahatsız eden biri olduğunu benimde muhabbetine onunla dalga geçtiğimi, sadece yazışma olduğunu söyleyerek onu ikna ettim. Ama bana olan güveni sarsılmıştı. Artık her gün her an gözü üzerimde idi, tlf num onun gözetiminde idi.
Ben çok pişman oldum, eşime sevgimizi tekrar yaşayalım olanları unutalım dedim bir anlık aptallığım dedim. ilk zamanlar bana karşı çok iyi davrandı, hatta hiç yapmadığı jestler çiçekler hediyeler aldı ve yaptı. Buda beni memnun ediyordu aynı zamanda çok düşündürüyordu. Bende her zamankinden fazla eşimle ilgileniyor daha fazla zaman geçiriyor daha fazla sohbet ediyorduk. Daha sonrasında psikolojik yardım dahi aldım.
Fakat aradan iki ay geçtikten sonra bir gün eşim patladı. Artık onu durduramaz hale gelmiştim. Buda beni çok yıprattı.
Eşimden hiç beklemediğim şekilde ağır hakaretler ve davranışlar gördüm düzelir bir anlık öfke geçer dedim 3 gün sabrettim.
Ama sonunda olanlar oldu ikimizde birbirimizi iyice yormuştuk. Artık dayanılmaz hale geldi ve yine bir sabah tartışıyorduk, eşimden beklemediğim şekilde beni dövdü ve darp etti yüzüm tanınmaz hale geldi.
şimdi iki ay oldu evime dönemiyorum. Ne olacak onuda bilmiyorum Karar veremedim eşimle de görüşmüyorum. Oda henüz bir dava açmadı bende ne yapmam gerektiğinide bilemiyorum.
Merhaba,
Öncelikle evi ilk terk ettiğiniz dönemde tekrar barışıp eve dönmeniz af niteliğinde olup, bu döneme dair hususlar boşanmada dikkate alınmayacaktır. Eve dönmenize rağmen ona güveninizin kalmaması sonucu değiştirmeyecektir.
Aldatma yönünden sorunuza bakacak olursak; TMK 185. maddesinde evlilikte sadakat yükümlülüğü düzenlenmiştir. sadakat yükümlülüğü eşlerin bir birlerine tam ve sınırsız bağlılığıdır. Sadakat yükümlülüğü her iki eşe de yüklenmiş emredici nitelikteki bir yükümlülüktür. Evliliğin en önemli yükümlülüklerinden bir olan sadakat yükümlülüğünün amacı, evliliklerin devamını sağlamak olduğu gibi, gerek eşlerin ve gerekse de çocukların, saygı ve sevgi içerisinde mutlu bir şekilde geleceğe yürümelerini sağlamaktır.
Sorunuzdan eşinize karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğiniz anlaşılıyor. Bu yükümlülüğün ihlali boşanma davalarında ağır kusur olarak kabul edilmektedir.
Yine sorunuzda eşinizin sizi darp ettiğini belirtiyorsunuz. Boşanma davalarında, fiziki şiddette ağır kusur sayılan hallerdendir.
Ancak Yargıtay 2. Hukuk dairesi 2016/21007 E ve 2018/8021 K sayılı kararı ile, basında ve kamuoyunda çokça tartışılan bir karar vermiş olup, bu kararda aldatma şiddete göre daha ağır bir kusur olarak kabul edilmiştir. kararın ilgili bir bölümü şu şekildedir;
"Mahkemece tarafların karşılıklı hakaret ettiği, davalı kadının agresif ve kıskanç olduğu, kocasını bıçakla yaraladığı ve tehdit ettiği, davacı erkeğin ise başka kadınlarla gezdiği, … isimli bir kadınla eşini aldattığı, ailesine maddi destekte bulunmadığı gerekçeleri ile taraflar eşit kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; davacı erkek dilekçeler aşamasında yalnızca davalı kadının şiddet uyguladığı vakıasına dayanmıştır. Tarafların dayanmadığı vakıaların hükme esas alınması mümkün değildir (HMK m.25/1). Bu durumda mahkemece, davacı tarafça usulüne uygun şekilde süresince ileri sürülmeyen ve dayanılamayan şiddet dışındaki vakıaların davalı kadına kusur olarak yüklenilmesi usul ve kanuna aykırıdır (HMK m.137, 140/3, 187). O halde mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen davacı erkeğin kusurlarının, eşine şiddet uygulayan davalı kadına nazaran daha ağır olduğunun kabulü gerekirken tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamıştır."
Ancak mahkemenin kararı ne olacaksa olsun, evliliğiniz aldatma ve şiddet ile sarsılmış olduğundan dolayı şiddetin boyutu daha da kötü noktalara ulaşmadan boşanma davası açmanızda fayda var.
Sağlıklı günler dilerim.