Farklı zevklere, farklı kişiliklere sahip olsak da hepimizi bir araya getiren belirli özellikler var. Bu özellikler, tüm insanlarda doğuştan var: Tabii miktar konusunda kişiden kişiye değişim gösterebilir.
Bazılarımız bu özellikleri gizlemekte çok başarılıyken, bazılarımız bunu beceremiyor ve birbirimizden tümüyle farklı olduğumuz yanılgısına düşüyoruz. Bazılarımız bu özellikleri kabul etme olgunluğu gösterirken, bazılarımız ise reddediyor; çocuklaşıyorlar.
1- Hepimiz aslında ön yargılıyız.
Biri bana ne kadar ön yargılı olduğumu söylediğinde gülerim. Çünkü birine ne kadar ön yargılı olduğunu söyleyen insanın aslında kendisi de ön yargılıdır. İnsan kendini asla tamamıyla tanıyamaz. Her geçen gün kendi hakkındakiler de dahil olmak üzere öğreneceği birçok yeni şey vardır. İşte bu yüzden ön yargılı olmadığımızı söylemek ön yargılı yapar bizi.
Ve evet, ön yargılı olduğumuzu söylediğimizde de kendimizi tamamıyla tanımadan bir yargıda bulunuruz.
2- "İyi" olan biz değiliz.
Fakat bu kötü kalpli olduğumuz anlamına da gelmiyor. Ne bir melek kadar iyiyiz, ne de şeytan kadar kötü. Bu noktada "Şeytan da bir melektir." edebiyatına girmek saçma bir teselliden ibarettir. İyi ve kötü kelimelerinin anlamlarını tanımlamak imkansız olduğu için; iyi veya kötü insanlar olduğumuzu söylemek hiçbir kanıta dayanmaz.
3- Kıskanç varlıklarız.
İnsanlar egoist varlıklardır. Kendilerini önemli zannederler, bunu inkar etmeye çalışırken: "Her insan egoist değildir ama!" derken bile egoist duygularımızın esiri oluruz. Kendimiz hakkında bu kadar düşünmek bile bizi egoist varlıklar yapar.
Kendini dünyadaki en önemli varlık sanan bizler, insanlar bu egoistliğin sonucunda kıskançlık isimli çirkin bir duyguya da sahip olurlar. Bizden önemli olan, olmaya çalışan her şeyi yerle bir ederiz.
4- Yalnızız.
Çevremizde milyonlarca insan olsa da yalnızız. Kendimizle bile paylaşmaya çekindiğimiz konular var. Kendimize bile yabancıyken başkalarıyla ne kadar samimi olabiliriz ki? Hiçbir yakını olmayan insanlar, etrafı dostlarıyla dolu olanlardan daha fazla yalnız değildir. Herkesin sadece kendine saklı tuttuğu şeyler vardır. Ve samimiyetin birinci kuralı: Hiçbir gizemin olmamasıdır. Koca kürede tek başına.
5- Güçsüzüz.
Her birimizin bir kırılma noktası var. Herkesten sakladığımız, bir buton. Bir nokta, minicik. Tüm dünyamızı yerle bir edecek, toplumdan sakındığımız duyguları örten maskeyi indirecek bu buton özümüzde ne kadar güçsüz olduğumuzun bir göstergesi.
Bu 5 çirkin özelliği, birbimizden saklamamıza gerek yok. Bunlar kusur değil, irade ve solunum yeteneğiyle birlikte gelen bir promosyon.
Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim :):
En İyi Cevaplar