Dünyanın Gizemleri: Kara Şövalye Uydusu! Uzaylılar Bizi İzliyor mu?

(Bu Bence'yi 5 dakikada okuyabilirsiniz)

Kara Şovalye Uydusu (Black Knight Satellite), UFO araştırmacıları ve komplo teorisyenleri tarafından yıllardır ağızlardan düşmeyen, ne kadar araştırıp bilimsel bir açıklama getirilse de farklı tezler sunarak inanılmaya devam edilen ve uzun bir süre daha gizemini koruyacak olan hiç bir ülkenin göndermediği yapay uydu. 13 bin yıldır Dünya'nın etrafında dolaştığı söyleniyor. Hatta bildiğimiz tarih dışında yaşayan gelişmiş uygarlıklar tarafından gönderilmiş olacağı da teoriler arasında. Uzay bilimi konusunda ilerlemiş olan Maya'lar başı çekiyor.

Peki nereden çıktı bu Kara Şovalye Uydusu?

İlk defa 1899'da Nicola Tesla'nın uzaydan sinyaller aldığını bir konferansta açıklaması ile başladı. O zamanlar insanlık bu konuya uzak olduğundan ilgi görmedi. Sonra 1920 senesinde amatör telsizciler de benzer sinyaller aldığını açıklaması ile tekrar gündeme geldi. Arkasından 1928'de Norveç'te bu sinyalleri aldığını açıkladı.

1954 yılına gelindiğinde ABD'de yayınlanan bir gazete Dünya yörüngesinde dönen 2 adet uydu olduğunu yazdı. Haber kaynağı olarak da ABD Hava Kuvvetlerini gösterdi. Bir yalanlama yapılmadı. Ki bu kaynak gerçek olmadan kolay kolay yapılabilecek bir haber değil tahmin ettiğiniz gibi. Olayı asıl ilginç yapan henüz o tarihte hiç bir ülke uzaya uydu gönderebilecek teknolojiye sahip değildi.

Takvimler 1960'ları gösterdiğinde ABD ve Sovyetler Birliği (bugünkü Rusya) henüz yeni yeni ilk uydularını göndermeye başladı. ABD Donanması radar yardımı ile koyu renkli dönen bir cisim bir cisim tespit etti. Gazeteler tekrar bunu haber yaptı da bizde o sayede öğrendik.

"Kara Şovalye Uydusu" bu ismini nereden aldı?

Farklı farklı seneler içerisinde farklı fikirler, teoriler ortaya atıldı. Ama en net bilgi 1998 yılında astronotların çektiği resim ile ortaya çıktı. Ardından NASA bu fotoğrafları internet sitesinde paylaşsa da kısa bir süre içinde yayından kaldırıldı. Lakin resimleri kaydedenler farklı sitelerde paylaşmaya başladı. Cisim ismini yukarıda gördüğünüz resimden sonra aldı. Teoriler daha da hareketlendi. Peki NASA bu teoriler karşısında ne yaptı? Tabi ki her zamanki gibi yalanladı.

13 bin yıldır yörüngede olduğu nasıl bilindi?

İskoçya'lı araştırmacı yazar Duncan Lunan 1973 senesinde konuyu araştırmaya başlar. Lunan'ın incelediği verilere göre, Boötes takım yıldızındaki ikiz yıldızlara ait bir yıldız haritası olduğunu açıklar. Eko gecikmelerini haritalandırıp, gecikmeli yankı sinyallerini çözmeyi başarmış. Böylece uzayı geriye doğru inceleyip hesaplanan similasyonlarla 13.000 hesabı bulunmuş.

Sinyallerde ki mesaj "Buradan başlayın, evimiz Epsilon Boötes'dedir. O bir çift yıldız sistemidir. Biz 7 gezegenli sistemin 6.'sında yaşıyoruz..." diyor Lunan'a göre.

Sonraki dönemde kendisi bu sonuca varırken kullandığı metodun bilimsel olmadığını anladığını söyler ve kendini yalanlar. UFO'lara inanmadığını ısrarla açıklar.

Lunan'ın bu teorileri ortaya atma amacının UFO'larla ilgili kitapların satışını artması için ortaya attığı söylenmekte. Belki de gerçekten sadece ün yapma peşindeydi. Ya da bu şekilde bir karalama yapıp üstü kapatılmak istenmekte. Belki de Lunan'a kendini yalanlaması zorlandı. Bu sorular gizem olarak kendini korumaya devam edecek. Kararı kendiniz verin. Neye inanmak isterseniz ona inanın.

NASA bu konuda ne söylüyor?

NASA, bu konu ile ilgili yazılıp söylenenleri ciddiye almıyor. Bu cismin basit bir uzay çöpü olduğunu ve büyütülmemesi gerektiğini savunuyor. Bunların bilim kurgu eseri olduğunu ve bilim kurgu yazarlarının uydurduğunu, hayal ürünü olduğunu söylüyor.

Astronotların ilk açıklamalarında gizemli bir cisim gördüklerini söyleseler de, NASA halüsinasyon gördüklerini iddia ediyor. Bu konuda açıklama yapmaları yasaklanıyor.

Hatta yaptığı başka bir açıklamada astronotların gemi dışında çalışırken, bir tarafı gümüş gri, diğer tarafı siyah termal bir battaniye kaybettiğini bu resmi çekilen cismin o battaniye olabileceğini söylüyor. Sürüklenme sırasında bu şekli almış olabileceğini iddia ediyor. (üstteki resimdeki gördüğünüz battaniye)

Madem öyle neden yok edilmiyor bu cisim?

Bu kadar iddia ortada dolaşırken ve bu teknolojiye ulaşmışken neden artık bu battaniye veya çöpü yok etmiyorlar? Belki bu gerçekliğin farkındalar ve bizlerden saklıyorlar. Belki iletişim halinde bile olabilirler. Bizden daha gelişmiş bir teknoloji de olabilirler ve yok etmeye cesaret edecek gücümüz yoktur. ABD'nin 51. bölgede ne işler çevirdiği belli değil. Belki de gerçekten umursamıyor, insanlar neye inanırsa inansın bir çöple uğraşamayız diyorlar.

51. bölge demişken bu konuda da bir kaç kelime etmek isterim. ABD'nin en büyük gücü algı oluşturmaktır. Algı ile yönetirler ülkeleri, insanları. 51. bölgede bu algılardan sadece biri olabilir mi? Bir gizem yaratarak bizleri bu düşüncelere sevk etmek istiyorlar belki. Belki de orada bizim hayal ettiğimiz gibi UFO araştırmaları vs gibi hiç bir şey yok. Sadece insanlara "Biz ABD'yiz, güçlüyüz, böyle gizli bölgelerimiz var, uzaylılarla iletişim halinde olacak kadar güçlü ve teknolojiğiz. Bizden korkun!" algısını oluşturuyor olabilirler.

Ortaya çıkan sonuçlar ve sorular şu şekilde;

- Belki bu cisim gerçekten bir uydu ve yıllardır uzaylılar tarafından izleniyoruz, gözlemleniyoruz.

- Belki bu cisim gerçekten bir çöp ve umursanmıyor.

- Belki bu cisim yok olmuş, gelişmiş uygarlıktan tarafından çok uzun yıllar önce uzaya yollandı ve orada kaldı.

Sizin cevabınız hangisi?

__________________________________

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Bir önceki yazdığım "Çatışmalar İçinde Geçen 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın İlginç Tarihçesi" başlıklı Bence'mi buradan okuyabilirsiniz.

#GkhnK