Filmler genel olarak süslü bir hayatın, anlatımın yansımasıdır. Ancak bu bizim içinden ders çıkarmayacağımız anlamına da gelmiyor. Çoğu zaman filmlerde aşkın destansı bir şekilde işlendiğini görüyoruz ve tek şikayetimiz öyle bir aşkı yaşayamamak!
Peki bu filmleri referans alarak hareket edersek, biz de öyle bir aşk yaşar mıyız? Neden olmasın ki!
Jack fedakarlığına ulaşmalıyız
En kült çiftlerden biri olan Rose ve Jack ile açılışı yapalım! Aşk fedakarlık ister klişesini reddetmek mümkün değil. Bazen zamanınızdan, bazen kendinizden veya bazen kalbinizden fedakarlık yapmaya hazır olun.
Allie ve Noah gibi aşktan vazgeçmemeliyiz
Not Defteri filminin efsane çifti! Aşk basite alınacak bir duygu değil biliyorsunuz. Çabuk vazgeçerseniz, çok çabuk da kaybedersiniz. Kalbinize, aşkınıza sahip çıkın ve kolay pes etmeyin.
Dişli rakipleri tek tek etkisiz hale getirmeliyiz
Alacakaranlık serisini hatırlayın. Bazen aşkınıza dişlerini geçirmek isteyen vampir görünümlü kara kediler olacaktır. Bunlara karşı duvar gibi durmayı bilmelisiniz!
Aşk için gerekirse savaşmalıyız
Milyoner filmini hatırlayalım! Aşk uğruna yapacağımız diğer bir şeyse, peşinden koşmak! Onu her an bulabileceğinizi zannederseniz yanılırsınız. Aşk kolay kolay karşınıza çıkmaz, efor sarf etmeyi göze alın!
Henry gibi aşkı taze tutmalıyız
50 ilk öpücük filmini izlediyseniz eğer bilirsiniz. Henry aşkını zaruri olarak her gün tazelemek durumunda kalıyordu. İşte buradan referans alarak, aşkınızı taze tutun!
Hayatın indireceği tokatlara göğüs germeliyiz
Grinin Elli Tonu'nu hatırlayın! Tabii burada ironi yaptığımı da belirtmek isterim. Hayat bazen yolumuza da aşkımıza da taş koyabilir. Böyle durumlarda dirayetli olmayı bilmek gerekir. Zorluklarla mücadele etmeyi bilin!
Mizahi bir iki madde var gördüğünüz gibi umarım yüzünüzde tebessüm oluşturmuştur. Okuduğunuz için teşekkürler. 🌺
En İyi Cevaplar