Okumamak cahillik mi?

Cehalet, bir kişinin bilgi eksikliği ya da yanlış bilgiye sahip olması durumudur. Genellikle eğitim, deneyim ya da araştırma eksikliğinden kaynaklanır. Ancak burada eğitim derken, akademik değil, herhangi bir konuda alınan eğitimden bahsediyoruz. Cehalet sadece "bir şeyi bilmemek" anlamına gelmez; bazen "bildiğini sanmak ama yanlış bilmek" de cehaletin bir türüdür. Bu durum özellikle bireylerin ya da toplumların karar alma süreçlerini olumsuz etkileyebilir. Cehalet birkaç şekilde sınıflandırılabilir:

Basit Cehalet: Kişi bir konuda hiçbir bilgiye sahip değildir ama bunu kabul eder.
Bileşik Cehalet (Çift Cehalet): Kişi bir konuda bilgisiz olduğu gibi, bilgisiz olduğunu da bilmez.
İdeolojik Cehalet: Bilgiyi, inançları ya da ideolojileri doğrultusunda çarpıtan kişilerin sergilediği cehalettir.

Yukarıdaki tanımlamaya göre cehalet doğrudan akademik eğitimle ilgili olmamakla birlikte, eğitim sayesinde cahil olması muhtemel birçok kişinin toplumsal davranışını kontrol atına alması ve temel kültürel bilgilere sahip olması sağlanır. Çünkü akademik eğitim sadece ders yapmak ve sınavları geçmek değil, düşünme, tartışma, araştırma gibi konularda kişinin kendini geliştirmesini sağlar. Aynı zamanda yıllar boyu alınan eğitim, hızlı öğrenebilme kabiliyetini artırır. Örneğin, çok kitap okuyan insanlar, az kitap okuyanlara göre matematiği daha iyi kavrarlar. Bunun nedeni, kitapla kurduğu iletişim sayesinde, olasılıkları değerlendirme ve okuduğunu anlama kabiliyetini geliştirmiş olmasıdır. Tabi bazı insanların akademik eğitim alsalar dahi cahil kaldıklarını görebiliriz. Ancak bu kişilere hiç eğitim verilmemiş olsa idi çok daha derin bir cahilliğin içinde olduklarını gözlemleyebilirdik. Eğitimli birinin şehir merkezinde tuvalet terliği ile gezdiğini göremezsiniz. Ancak cahil veya eğitim aldığı halde topluma saygısı olmayan biri ise tuvalet terliği ile toplum içinde gezmenin ne anlama geldiğini düşünmez bile.
Sonuç olarak, eğitim genel itibarı ile cehaleti yok etmekte en önemli araçtır.