Bir türlü rahat olamıyoruz hayata karşı bazen. Kafamızı kurcalıyor işte bazı konular. Bazı insanlar , ekonomik bazı sıkıntılar, gelecek kaygısı... uzar gider liste 😅
Zaman zaman gelecekle alakali planlarımı gözden geçirme bahanesi ile ufaktan kafama takmıyor değilim ama genel anlamda da buna izin vermiyorum.. Zihni fazlasıyla yorup anı kaçırmaya sebep olan bir durum 😏
Kendi zihnimi ve duygularımı kontrol altında tutabilme konusunda bir talentim var. Gereksiz olduğunu düşündüğüm ve hissetmeye devam ettigim bir duyguyu hayatin baska bir alanina yönlendiriyorum.. Zihni bos bıraktığın takdirde bağımsızdır.. Eğer hayatinda başarıya ulaşabilmek adına kurduğun planların gelişiminde ve kendin için daha fazla ne yapabilirim üzerinde mesgul eder ve yorarsan, arka planda diger seylere mesai harcamaya zamani da enerjisi de kalmaz..
Şimdi insanların tutumlarını sorumlusu her zaman ben değilim ki onların kişilikleri bu. Ayrıca onları değiştiremem görmezden gelmem lazım. Eğer sosyal olarak iyi olayım diye ugraşırsam zaten 1 adım ilerleyemem bugün iyi olan yarın başka şeye alınacak sonra küs barış vs. Aile akraba arkadaş hepsi aynı. Olduğu kadar olmadığı kader eğer bir şey zoruma giderse söylerim kavga ederim. Bana yük olacağına ona olsun. Ayrıca benim çekebildiğim yükü herkes çekebilir banane o üzülsün. Benim geleceğim yanıyor gidiyor gençliğim çürüyor üç beş insanı mı yakamayacağım
Biraz kıymak gerekiyor. Düşünüyorum mesela benim bir insanı düşündüğüm kadar o beni düşünmüş müdür... sanmam. sanırım enerjimi kendime harcamam gerekli galiba?
Evet gelecek sorunlarımız var sağlık sorunlarımız var insanlar bu kadar değeri hak etmiyor. Kedi totosunu görmüş misali her şeye alınıyorlar banane ya derdim mi az? Ben doğru dürüst dertte dinlemem çünkü tavsiyelerini dinlemiyorlar o zaman kendimi kasıp aptal sıkıcı sorunlarını dinleyemem.
Kesinlikle öyle haklısınız. Pekala sin bir soru o zaman. Neyi kafaya takmalıyız peki? İnanın bazen üzüldüğüm şeylere üzülüyorum ben bunu mu kafaya takmışım diye?
İçerisinde bulunduğumuz duruma bağlı tek şey bence güçlü olmak, özgür olmak her anlamda maddi ve manevi birine yük olmadıkça insanların önemi yok. Mesela işsiz olun her gelen çelme takar ya da bir işi batırın kırk yıl dilden dile dolanır. İşin özü şu ki sadece kendinizi önemseyin. Ama insanlar genelde yalnızlıktan korkar. Kırmayın insansız kalmaktan herkes iyi olmak zorunda değilsiniz. Ya gevşek olun herkes ile iyi olun ama çok samimi değil zengin iyiliği derler ya ondan ya da sallın gitsin içinizden geldiği gibi yaşayın, ben genelde hayvanları kafaya takarım kendimi işsizliği mi neden böyle aptal hatalar yaptım derim akademik olarak insanlar bana mantıklı gelmiyor
Aslında dönüp bakıyorum. Hani aslında pek bir sorun yok hayatımda. İşim, param, ailem, arkadaşlarım her şey yolunda aslında.
Bir kimseyi dert ettim sadece. O iş de bu kadar düşündüğüme değmedi. Kendime dert arıyorum sanki. Ne var yani işte sol yanımda boş duruversin değil mi...
Yazık ya... kendime ediyorum ne edersem... şu gençliğimi enerjimi hiç olmayacak insanlara harcıyorum...
Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim efendim.
Hacı kafaya taka taka ne saç ne de ağızda diş kaldı. Kafaya takmamayı öğrendim ama zor yoldan oldu.
Diyeceğim ama durumu biliyorsun :) hadi leenn ordan deme sakın 😂
işle ilgili şeyleri kafaya takıyorum desem onlarıda kolayca çözüyorum sanırım.. Yürürken sakız çiğneyemiyorum ama sorun değil. Yürürken sakız çiğnemek zor ;) kimseyi görmüyorum hem sakız çiğneyen hem yürüyen :)
Ne olacak bu memleketin hali? diye düşünmekten kendimi alamıyorum... Sal gitsin diyorum bazen, ama damarlarımdaki asil kan beni zorluyor ve patlayacak gibi oluyor, salamıyorum...
Hayatta ki her şeyi ama her şeyi kafaya takan bir insandım. Ufacık bir sözü, bir davranışı ama daha sonra yazarı Mark Manson olan bir eseri okudum, psikolojik açıdan tatmin oldum ve artık takmamayı öğrendim.
Nasıl olsa olmayacak. Nasıl olsa bitecek, nasıl olsa gidecek demek varken ben oluyor gibi sanki, ne zaman başlarız, keşķe şöyle olsa, ne zaman gelecek diyorum ve inanın düşünmekten kafam çatladı. Kendimi boş yere yoruyorum.. m
Bilirim bu hissi dostum... insan tutunacak bir dal arıyor. Ağlıycak bir omzun, telefonun ucunda senin derdini dinleyecek ya da neşeni paylasacak bir arkadaş istiyor yanında... ve inan şu kap kara dünyada iyi dostluklar gibisi zor bulunuyor. Ama hani bazen dostun bile sana sırtını dönebiliyor. Ben sırf bu yönüyle hayvanların dostluğunun sadakatinin vefesının insanlardan daha iyi olduğu görüşündeyim.
Bit gün uyanacağım ve bir tarafımda baston, bir bardağın içinde takma dişlerim ağır adımlarla tuvalete yetişmeye çalışacağım. O gün ardıma baktığımda tebessüm etmek istiyorum, "ne kadar stres dolu bir hayat geçirmişim" demek değil. Her şey bir yana, ölümün olduğu yerde daha ciddi ne olabilir ki?
En İyi Cevaplar