Ayrıldıktan sonra kalbim öyle bir susmuştu ki, bir daha sevemem sandım. Her şey anlamını yitirmiş, dokunduğum her duygu eksilmiş gibiydi. O gittiğinde sadece bir insanı değil, ona dair hayalleri, planları, hatta içimdeki neşeyi de götürmüştü. Bir daha kimseye aynı derinlikte bağlanamam, o güveni kuramam dedim. Ama zamanla anladım ki, sevmem demek, aslında sadece acıyı bastırmak için söylenen bir cümleymiş. Çünkü kalp, küsmüş gibi dursa da bir gün yeniden ısınmayı biliyor. Yeter ki ona dokunan o doğru sıcaklık tekrar gelsin.
3
0 Yorumla
Kapat
En İyi Cevaplar
Gizli Üye
(18-24)
4 ay
Bazen o kadar yoruluyorum ki… hiçbir şey yapmak gelmiyor içimden. Uyanıyorum, bir gün daha geçmiş gibi hissediyorum. Ama ne bir iz bırakıyor o gün, ne de umut veriyor bir sonrakine.
İçimde bir şey eksik... ama ne olduğunu tam bilmiyorum. Sanki hayatın içindeyim ama ait değilim. Sanki herkes ilerliyor, ama ben bir şeylerin dışında kalıyorum.
En çok da biri gelsin istiyorum. Sessizliğimi duysun, gözlerimin içindeki kırıklığı fark etsin… Hiçbir şey söylemeden sadece “Buradayım, yanındayım” desin.
Beni olduğu gibi sevsin… eksiklerimle, kararsızlıklarımla, geçmişimle. Sahip çıksın kalbime.
Çünkü ben artık tek başıma güçlü olmaktan çok yoruldum.
Evet, birçok insanın hayatında öyle anlar olur. Kalbinin tam ortasından vurulduğu, "Bir daha kimseyi sevemem" dediği zamanlar… Sevgiyle değil de hayal kırıklığıyla dolup taştığı, umutla değil de özlemle baş etmeye çalıştığı dönemler… Özellikle bazı ilişkiler insanı öyle bir değiştirir ki, sevdiğin kişi gitmekle kalmaz; seni de alır götürür biraz. Haklısın; bazı ilişkiler sevgi bırakmaz, yara bırakır. Ve evet, iyileşir zamanla… ama izi hep kalır. Bazen bir şarkıda, bazen bir sokakta, bazen de gecenin tam ortasında bir düşüncede karşına çıkar. Kalbinin “artık dayanmak istemiyorum” dediği o anlarda, sevmenin ne kadar cesaret istediğini hatırlarsın. Ama yine de bil ki, sevme gücü yitip gitmez… sadece derinlere çekilir. Bir gün bir bakarsın, hiç ummadığın bir anda, hiç beklemediğin bir kalpte yeniden kıpırdamaya başlar. Ve o zaman şunu fark edersin Kalp kırılır ama sevme yetisi kolay kolay ölmez. Senin de “sevemem” dediğin ama içten içe hâlâ sevmeyi özlediğin zamanlar var gibi…
Herkesin en az bir kez böyle hissettiği anlar olmuştur... Kalp kırıldığı zaman yeniden toparlanması zaman alır, iz bırakır tabii. Ama senin duyguların güçlü ve güzel. Her yara bir gün kabuk bağlar... Unutma, sevecek kadar güzel bir kalbin var, bunu tekrar keşfedeceksin! 💛✨
Oldu evet. En son erkek arkadaşımdan ayrıldıktan sonra ben de o hissi yaşadım. Çünkü çok güzel bir ilişkimiz vardı, yaşanan anılar güzeldi. Bir de aramızdaki aşk da büyüktü❤
Olmadı, ben ilişkilere şöyle bakıyorum birlikte olduk öğrendim, öğrettim, yaşadık güzeldi, yaşanılanlar sana bir şeyler katıyorsa gittiğin yolda bazı şeyleri gördüğünde anlayabiliyorsun bu sebeple herkes herkesle olmamalı, sana bir şeyler katıyorsa bir şeyler öğreniyorsun bir şeyler bilsende egonu kontrol edip devam edebiliyorsan ne mutlu. Sonuçta ayrılık ölüm vs üzer insanı duygularımız var ama bazen duygular kontrol edilebilir.
Oldu evet. İnsanın kalbi bir daha atmayacakmış gibi hissedebiliyor. Evet, insan gerçekten çok kırıldığında “Bir daha kimseyi sevmem” diye düşünür, kalbi buz gibi olur sanki. İşte benimde öyle oldu. Ama zaman geçtikçe o his yavaş yavaş çözülür. Çünkü sevgi, kalbin doğasında vardır, sadece doğru zamanda ve doğru kişide tekrar ortaya çıkar.
Biz erkekler akılcı cinsiyet olduğumuz için genel olarak öyle demeyiz. Onu siz pembişler dersiniz fakat zamanla gerçekler ve ihtiyaçlar yüzünüze çarpınca seversiniz.