Aşka inanmıyorum diye bir şey yok açıkçası bana göre. Bunu diyen kişi, geçmişte çok sevmiştir ve sevgisinin karşılığını o denli bulamamıştır bundan da kalbi kırıktır, yaralıdır. Onarılmaya ihtiyacı vardır fakat artık inancı kalmamıştır. "Ya gene aynı durumla karşılaşırsam, ya yine üzülürsem..." düşüncelerini kafasından atamadığından dolayı, kişi aşka kapılarını kapatmayı tercih eder, bir daha açmamak koşulu ile. Hatta o kadar net olur ki bu konuda, kapattığı kapının anahtarını da uçsuz bucaksız bir denize atar. Bu duruma gelen insanlar da ben aşka olan inancımı yitirdim, aşk diye bir şey yok düşüncesine bürünürler. Eğer karşıma bu denli kırılmış biri çıkarsa ve ben onu çok seviyorsam, elbette yaralarını sarmak için elimden geleni yaparım. Sevgi, emek, çaba, sabır ve fedakarlık getirir..
Kimseyi aşka sevgiye inandırmayla uğraşamam. O zaten kendiliğinden olan bir duygu. Aşka bağıra bağıra inanmıyorum dese nolur, aşık olunca, ki aşık olmamak elde olan bir şey değil, anlar anyayı konyayı :D
Aşka inanmayan, aşktan elini eteğini çeken, aşkı istemeyen birilerinin olduğunu düşünmüyorum.. Aşkı hatırlatacak biri yoktur sadece.. Yeterki kalp bir kere göz kırpsın.. Her şey unutulur.. Ne eski olumsuz referanslar kalır ne de verilen sözler..
İkna etmeye çalışmam. Çünkü aşk ve sevgi ikna ile olacak bir şey değil. Tamamen kendiliğinden geliştiği zaman güzel oluyor. Zamana bırakmak ve akışa güvenmek gerekiyor. Bir bakmışsın her şey kendiliğinden oluvermiş.
Aşka inanmayan birini ikna etmeye çalışmam, aşk ikna ile olmaz. Aşk karşındaki kişiye duyulan ilgi ile kendiliğinden oluş. Zorla, zoraki sevgi aşk olmaz. Öyle biri gelir ki bütün her şeyi değiştirir.
Ben severim, kendisi istediğini düşünsün yapsın. Onu beni sevsin diye sevmem. Onu sevmekten mutluyum diye severim, sevgimi hak ettiğini düşündüğüm için.
İkna etmem çünkü bende inanmıyorum eskidenmis o Aşklar şimdi dili olan aşık oldum seni seviyorum vs tatava yapıyor Aşk sevdiğini söyleyememektir aşk dillerin lal gönüllerin bülbül gibi sakidigi bı diyardir o yüzden boşanmalar psikolojik ve fiziksel şiddetler çoğaldı bakmayın suskunluğunu çok şeyler var anlatacağım ama içime atıyorum çoğunu
Sevdiği ve hoşlandığı şeyleri araştırıp kendime huy edinirim; aynı renkler aynı zevkler yediği yemekler gittiği mekanlar sevdiği insanları sevmeye ve gönlünü almaya çalışırım. Bunlardan uzak bir insan ise bende uzak dururum. Her şey'e ramen yinede inandıramassam sadece severim. Karşılıksız aşk'ı bile beni mutlu edebilir. Eğer seviyorsam ilk adımı ondan beklerim, ömrümün sonuna kadar... 😌
Sevmeye aşka güvenmeye inancı olmayan birini ikna edemezsiniz
Sadece var olduğunu gösterebilirsiniz Ama sabır ister, Vefa ister Herşeyden önce koşulsuz sevgi ister Önce siz bilmelisiniz sevmeyi, korkularını kabul etmeyi
O birey sizden korkar sizi iter sizi sizden kaçar sonra zamanla alışır iyileşir ve sevmeye başlar. Bi ihtimal
~ Her yangından sonra bahçede çiçek açar, yeter ki doğru zamanda bahar yetişsin.~
Her konuda bundan bağımsız ise inançsız biridir. Sadece karşıt cins açısından olabiliyor. Çünkü geçmişte yaşanan olumsuz duygular karşıt cinse yönelik bir yitiklik olup bu konuda inancı kaybedebilir. Sevgiye inandırılırsa belki zamanla onu da aşar. Diğer türlü kalıplarına bağlı kalıp kör noktaya kendini itiyorsa ancak o zaman kendini bile sevmekten kaçar.
Zoraki inanması mümkün değil bence kimsenin buna.. İçinden geliyorsa yürür bazı şeyler.. İçinden gelmiyorsa zaten benim söylememle bir anlamı kalmaz.. Kimseyi ikna etmek için harcayacak gücüm yok.. Yaşanacaksa zaten her iki taraf da istediği için yaşanır.. Keyifli geceler..
Bu konuda kesinlikle ısrarcı ve inatçı olmamak gerekiyor. Her şeyi akışına bırakıp o anı yaşamak lazım bana göre. Bırakalım kişiler birbirini rahat rahat tanısın. Aceleci olursan eğer büyük ihtimalle kendimizi rahat ifade edemeyiz ve yanlış anlaşılmalar olur. Zamana bırakmak en iyisi ve en güzeli. İlişkinin temeli çok daha sağlam ve ileriye dönük daha güzel olacağını düşünüyorum.
Bir insanın sevmesi için neden aşk bir gereksinim olarak görülüyor ki? Ne yani, aşka inanmayanların sevgisi yalan mı bu bağlamda? Yanılgıdır bu! İçinde sevilmeyi ve sevmeyi biriktirenler, aşıklardan daha iyi sever.
Edemezsiniz. Bu içten gelen bir şey. Kaldı ki inanmamakta haklı olabilir. İnsanların duygularını değiştiremez yönlendiremezsiniz. İnsanları kendi haline bırakın. Hem kendiniz için hem de onlar için en sağlıklısı olacaktır.
s Master Yaş: 3311 ay
Master Yaş: 3311 ay
En İyi Cevap