Arkadaşlar benim boşanma davam bitti ancak karşı taraf nafaka ve tazminata itiraz etti temyize gitti hemen hemen 3 ay oldu ne zaman sonuçlanır sizce
Cevabın nedir?
Cevapla
Çok Süper Cevap
- +1 yıl
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'na göre boşanma gerçekleştirilebilmesi için açılacak olan dava, eşlerin son altı ay içerisinde birlikte yaşadıkları yerde bulunan Aile Mahkemesine açılır. Aile Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde davanın açılacağı görevli mahkemeler Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Boşanma sürecinde hukuki anlamda şekil ve usul yönünden iki farklı dava türü bulunur. Bunlar; anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma olarak ifade edilir. Anlaşmalı boşanmalarda eşler boşanmanın maddi ve manevi tüm sonuçlarında uzlaşma içerisinde olarak boşanmaktadır. Çekişmeli boşanmalarda ise, taraflardan birisi boşanma yönünde irade sergilemeyebileceği gibi her iki eş boşanmak istese de boşanmanın hukuki sonuçları üzerinde ihtilaf olabilmektedir.[1]22 Kasım 2011'de kabul edilen 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu[2] ile birlikte boşanma sebepleri Türk hukukunda yeniden düzenlenmiştir. İlgili düzenlemeye göre eşlerin boşanması ancak ve ancak bir mahkeme kararıyla mümkün olup; kanunda sayılan sebepler haricindeki bir sebebe dayanarak eşlerin boşanması mümkün değildir. Doktrinde bu sebepler mutlak ve nispi, genel ve özel sebepler olarak iki ayrı sınıflandırmaya tabi tutulmuştur. Düzenlemeye göre boşanma sebepleri yalnızca şunlar olabilir:Zina, Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, Terk, Akıl hastalığı, Evlilik birliğinin sarsılması. ZinaDüzenleBoşanmanın özel ve mutlak sebeplerindendir. Bir eylemin zina sayılabilmesi için eşlerden birinin üçüncü bir kişiyle cinsel organlar dahil olacak şekilde ilişkiye girmesi gerekir. Sarılma, öpüşme gibi fiiller zina kapsamında değerlendirilmezler. Ayrıca eşcinsel ilişkiler de Türkiye uygulamasında zina kapsamına girmemektedir. Zina nedeniyle boşanma davasını açmak isteyen eş, olayı öğrendiği tarihten itibaren altı ay ve zina olayının gerçekleştiği beş yıl içinde davayı açmalıdır. Aksi halde beş yılın sonunda hak düşürücü süre nedeniyle, davayı açmayan eş hakkını kaybedecektir [3]. Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranışDüzenleÖzel boşanma sebepleri arasındadır. Kimi durumlarda intihara yönlendirmenin de hayata kast kapsamında değerlendirilir. Fakat boşanmak için bu sebebe dayanmak isteyen eş, karşı tarafın kendisini başkaları önünde küçük düşürmesi gibi daha küçük bir olaya dayanarak da boşanabilir. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürmeDüzenleBoşanmanın nisbi sebeplerindendir. Suç işleme sebebi için ayrıca davalı eşin işlediği suçun yüz kızartıcı olması şartı aranır. Haysiyetsiz hayat sürme halinin ise devamlılık göstermesi gerekmektedir. Örneğin sürekli sarhoş olan eşin haysiyetsiz hayat sürdüğü kabul edilebilirken, arada sırada içki içen eşin haysiyetsiz hayat sürdüğü söylenemeyecektir. TerkDüzenleTerk durumu eşlerden birinin evi terketmesi ya da diğer eşi evden kovması ve geri kabul etmemesi halinde söz konusu olur. Akıl hastalığıDüzenleAkıl hastalığının boşanmaya sebep olarak gösterilmesi için evlilikten önce davalı eşin bundan muzdarip olmaması şartı aranır. Zira evlilikten önceki akıl hastalığı evliliğin kesin hükümsüzlüğünü gerektirebilir ki, bu durumda boşanmaya gerek kalmadan evlilik birliği sona erer. Anlaşmalı boşanmaDüzenleEn az bir yıldır evli olan eşlerin başvurabileceği yoldur. Eşlerin bu yolu seçebilmeleri için nafaka, tazminat, velayet gibi boşanmanın fer'i sonuçlarında anlaşmış olması gerekmektedir. Anlaşmalı Boşanma davalarında taraflar mahkemeye bizzat katılarak boşanma iradelerini açıklamaları ve protokoldeki imzalarını ikrar etmeleri gereklidirFiili ayrılık (Ortak Hayatın Yeniden Kurulamaması) DüzenleHerhangi bir nedene dayanarak açılmış bir boşanma davası reddedildikten sonra üç yıl geçmişse ve bu süre boyunca eşler hala bir araya gelememişse, fiili ayrılık sebebiyle boşanma gerçekleşebilir. Evlilik birliğinin sarsılmasıDüzenleTaraflar boşanma hususunda anlaşamıyorlar ve de eşler arasında fiili ayrılık koşulu da gerçekleşmemişse, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ileri sürerek boşanmayı isteyebileceklerdir. Kıskançlık, dedikodu, hakaret, suçlama gibi birçok neden bu sebep kapsamında ileri sürülebilir. Kanun koyucu bir sınırlama getirmemiştir. Kural olarak daha kusurlu eşin davası itiraz durumunda reddedilebilmekle birlikte, dürüstlük kuralının gerektirdiği hallerde az kusurlu eşin itirazına rağmen eşlerin boşanmasına karar verilebilmektedir.
00 Yorumla
Kızlar & Erkekler Ne Diyor?
1
Cevap
10Cevap
Aşko en iyi tavsiye bundan sonra bir daha asla evlenmemen 👁️👄👁️
00 YorumlaDurumun iyiyse alma sonuçta eşitlikten bahsediyoruz
00 Yorumla- +1 yıl
normal zamanda çok uzun sürmez ama pandemi ve yaklaşan adli tatil olunca yıl sonuna kalabilir bence
00 Yorumla Ben avukatım özelden yazın sorularınızı cevaplandırayım
02 Yorumla- +1 yıl
Yenimi düştün buraya
- +1 yıl
Bellli olmaz hakim değişmezse biter rahat
01 Yorumla- Soran+1 yıl
Teşekkürler
8 aya kadar süresi var
01 Yorumla- Soran+1 yıl
Teşekkürler
- +1 yıl
3 sene daha bekle geçmiş olsun
00 Yorumla Sonuçlanır geç çıkabiliyor
00 Yorumla3-4 sene daha sürer
00 Yorumla- +1 yıl
Belli olmaz
00 Yorumla - +1 yıl
Hiç beli olmaz
00 Yorumla
Devamını Gör(6)
Bahsedildiğin paylaşımlar "Daha Fazla" altında
"{0}" için yorum yaz
En İyi Cevap(eic) Oranı
Detaylı bilgi
Detaylı bilgi
Merhabalar;
Boşanma davası ne zaman sonuçlanır?
Boşanmaya ilişkin hüküm istinaf kanun yoluna götürülmeyip yalnızca hükümde yer alan nafaka ve tazminatta miktara yönelik bir istinaf incelenmesi talep edilmişse boşanma yönünden hüküm kesinleşecektir.
Sadece tazminat yönünden kanun yoluna başvurulmuşsa boşanma hükmü ile birlikte yapılan kusur incelemesi ve buna bağlı olarak belirlenen kusurluluk oranı da kesinleşecektir. Başka bir anlatımla bu sebeple boşanmaya neden olan aynı zamanda tazminata da konu olan olaylarda artık ne mahkemenin, ne de Yargıtay'ın kusuru incelemesi yapması mümkün değildir.
Verilen boşanma kararı şekli ve maddi yönden kesinleşmişse, kesinlik kazanan bir hükmün sonuçlarının ortadan kaldırılması yargılamanın iadesi ile mümkündür. Bunun dışında hükmün sonuçlarını ortadan kaldırmak mümkün değildir. Boşanma davasıyla kesinleşen kusurluluk olayı, yoksulluk davası için de kesin hüküm ve kesin delil oluşturur (2. HD. 10.02.1993 gün, 668/1096 E., K. Sayılı kararı)
Yargıtay’ın yerleşmiş kararlarına göre; boşanma kararının temyiz edilmemesi nedeniyle kusur oranı kesinleştiğinden, taraflardan birinin tazminat yönünden kusura itiraz etmesi, sonuca etkili değildir.
Kesinleşmiş mahkeme kararı ile tarafların kusurları belirlendiğinden bundan sonra bu konuda kesin hükmün bağlayıcılığı kuralı gereği, yeniden inceleme yapılamaz, boşanma davasındaki kusur belirlemesi tarafları bağlayacaktır.
Aile ve şahsın hukukuna ilişkin ilamlar kesinleşmeden icra edilemez. Kural olarak boşanma ilamı ile birlikte hükmedilen maddi ve manevi tazminat, boşanma kararının eklentisi olması sebebiyle boşanma ilamı kesinleşmeden icraya verilemez. Ancak boşanma yönünden kesinleşen karardaki maddi ve manevi tazminat alacakları için kesinleşme koşulu aranmaksızın icra takibi yapılabilir. Yani boşanma yönünden verilen davanın kabulü/reddi hükmüne karşı istinaf kanun yoluna başvurulmadığı takdirde boşanma yönünden hükmün kesinleşmesi ile sadece maddi ve manevi tazminat yönünden istinafa başvurulması halinde siz tazminata ilişkin kısmı icra takibine koyabilirsiniz.