Hakaret davası için
Savcılıktan izinsiz görüntü ve ses kaydetmek suç mu?

Cevap
10Cevap
karşındaki kaydettiğin kişinin bilgisi olmadan kaydedersen kanıt olmuyor diye biliyorum o sana hakaret ederken çıkar telefonu çek bunları savcılığa vereceğim başka diyecek birşeyin var mıydı de
Belli olmaz adalete bazen bir bahane bulup suçsuz iken suçsuz bir duruma bile düşüyorsun.
Polisler bile izin almadan yapamıyorsa bunu sence suç mu değil mi?
Savcılıktan değil, kayda aldığın kişinin bundan haberi yoksa delil olarak sayılamaz.
Suç. Aldığın kayıt majekmedr delil olarak kabul edilmiyor. Ayrıca sen suçlu oluyorsun, kayıt aldığın için
Geçersiz sayılır diye biliyorum.
Normalde suç evet ama delil olarak kullanilacaksa göz yumulabilir
Delil olarak kullanacaksın suç değil ama gizli ve şantaj yapmak suç
telefon ise hayır. Güvenlik kamerası ise hayır
konuşmalara ses kaydı alan uygulamalar hem telefon numarasını kaydediyor hem de konuşmaları. Bunlar delil olarak kullanılır lakiiinn sen birisi ile konuşurken telefonun ses kaydını açarsan delil olmaz.
2014 e kadar suçtu. Artık değil.
Evet ve mahkemede delil olarak sunamazsın
Bildiğim kadarıyla suç
Suç diye biliyorum
Evet dedim ya 😊
Suç diye duymuştum
Belli olmaz
Kendi cevabını paylaşmak ister misin?
Merhabalar,
İzinsiz görüntü veya ses kaydı alma fiili neticesinde birçok suç oluşabilir. Bu suç tiplerine kısaca değinecek olursak;
İzinsiz görüntü veya ses kaydı yapılması neticesinde haberleşmenin gizliliğinin ihlal edilmesi söz konusuysa TCK m.132’ye göre suçun temel halinde verilecek olan ceza bir kat arttırılacaktır. Yani haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunda fail hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına hükmolunurken bu ihlalin söz konusu içeriklerin kayda alınması şeklinde gerçekleşmesi durumunda verilecek olan ceza bir kat artacaktır. Bu içeriklerin hukuka aykırı bir şekilde ifşa edilmesi durumunda ise 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası gündeme gelecektir. TCK m.133’te yer alan kişiler arasındaki konuşmaların izinsiz olarak dinlenmesi veya kayda alınması halinde ise fail hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunacaktır. Aynı zamanda aleni olmayan bir konuşmaya katılan kişi konuşanların sesini rıza olmaksızın kaydettiği zaman 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılabileceği gibi adli para cezasına çarptırılması da mümkündür.
İzinsiz görüntü veya ses kaydı alınması neticesinde özel hayatın gizliliğini ihlal suçu oluşuyorsa bu durumda suçun temel halinde verilecek olan hapis cezası bir kat arttırılacaktır.
Yani ceza, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyken bunun bir kat arttırılması söz konusu olacaktır. Suç teşkil eden ses veya görüntü kayıtlarının hukuka aykırı bir şekilde ifşa edilmesi halindeyse fail hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunacaktır.
Kişilerin temel hakları açısından bakıldığında kural olarak; bir kimseden habersiz alınan ses kayıtları hukuka aykırı delil oldukları için mahkemede delil olarak kullanılamaz ve bu kayıtları yapmak aynı zamanda yukarıda açıkladığımız üzere suç teşkil eder. Ancak bunun iki istisnası bulunmaktadır. Bu istisnalardan biri aşağıda açıklayacağımız gibi ceza davalarında geçerli olup diğeri boşanma davalarında geçerlidir. Sizin sorunuz ceza yargılaması ile alakalı olduğundan boşanma kısmına girmeden ceza davalarıyla alakalı istisnayı açıklayalım;
Öncelikle belirtmek gerekir ki bu istisna durum da yine Yargıtay içtihatları ile oluşturulmuştur. Yargıtayca iletişim sırasında işlenmekte olan hakaret, tehdit, rüşvet, cinsel saldırı, iftira veya şantaj gibi bir suçun delilini elde etmek için yapılan kayıtları çok ayrı bir değerlendirmeye tutmuştur. Bu durumlarda mağdur tarafından yapılan iletişim kayıtlarının, özel hayata bir müdahale olarak değerlendirilemez. Çünkü bu durumlarda mağdurun eylemi, maruz kalınan suç nedeniyle meşru müdafaa kapsamında değerlendirebilecek bir savunma eylemidir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2012/5-1270 E., 2013/248 K, 21.05.2013 tarihli kararına göre; kişinin kendisine karşı işlenmekte olan suça ilişkin delil elde etmek amacıyla yapılan kaydın hukuka uygunluğunu iki koşula bağlamıştır:
Yargıtay’ın bu yorumu, kişilerin mağduru oldukları suç ve haksız saldırı nedeniyle delilleri koruma imkanına kavuşmasını sağlamıştır. Aksi takdirde kanıtların kaybolması ve bir daha elde edilememesi söz konusu olacaktır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2010/5 MD-187 E., 2011/131 K. ve 21.06.2011 tarihli kararı:“…. Katılanın sanıklar ile aynı ortamda ve telefonda yaptığı görüşmeleri cep telefonuna kayıt etmek suretiyle elde ettiği kayıtların, 5271 sayılı CMK`nın 135. maddesi kapsamında değerlendirmesi, bu bağlamda hakim kararı olmadığından bahisle hukuka aykırı kabul edilmesi olanaklı olmayıp, rüşvet istenmek suretiyle sanıklar tarafından kendisine karşı işlendiğini iddia ettiği suçla ilgili olarak, bir daha elde edilme olanağı bulanmayan kanıtların yetkili makamlara sunulmak amacıyla toplandığının, dolayısıyla hukuka uygun olduğunun kabulü gerekmektedir …”
Bu bilgiler ışığında size karşı işlenen hakaret suçunu başka bir kanıtla ispat etme imkanınız yoksa sizin fiiliniz hukuka uygun hale gelmektedir.
Ancak somut olayın detaylı incelenmesi ve gerekli adli sürecin en etkili şekilde sürdürülmesi için avukat yardımı almanızda fayda var.