Gelibolu Yarımadası, tarihin en kanlı muharebelerinden birine sahne olmuş, binlerce askerin can verdiği, kahramanlık ve fedakarlığın doruğa ulaştığı bir bölgedir. Bu tarihi yarımadada yer alan "Meçhul Asker Mezarı," ziyaretçilerine savaşın acımasızlığını ve insanlık dramını derinden hissettiren duygusal bir hikaye sunmaktadır. Arıburnu muharebeleri sonrası bir Anzak askeri tarafından Avustralya'ya götürülen ve yıllar sonra Türkiye'ye iade edilen bir Türk askerine ait kafatasının hikayesi, Gelibolu'ya gelen herkesin yüreğine dokunmaktadır.
Gelibolu Yarımadası, Çanakkale Kara Savaşları'nın yapıldığı, binlerce şehidin yattığı kutsal topraklardır. Şahindere Şehitliği, 57. Piyade Alayı Şehitliği, Conkbayırı, Şehitler Abidesi ve Atatürk'ün harekat planlarını yaptığı Bigalı köyü gibi önemli yerler, her yıl binlerce ziyaretçi tarafından ziyaret edilmektedir. Bu bölge, savaşın dehşetini ve kahramanlık destanlarını gözler önüne seren pek çok anıta ev sahipliği yapmaktadır.
Meçhul Asker Mezarı'nın Hikayesi
Çanakkale Savaşları sırasında, 24 Nisan 1915 tarihinde Anzak askerleri Anafartalar bölgesine çıkarma yapmış ve burada şiddetli çatışmalar yaşanmıştır. Bu çatışmalar sırasında bir Anzak askeri, bir Türk askerinin (Mehmetçik) başını keserek Avustralya'ya götürmüştür. Kafatasını mumya haline getirip yıllarca saklayan Anzak askeri, arkadaşlarına "Ben bir Türk'ü öldürdüm" diyerek bu vahşeti göstermiştir. Ancak yıllar sonra yaşlandığında bu durumdan pişmanlık duymuştur. Anzak askerinin çocukları, 2003 yılında bu kafatasını Türkiye'nin Melbourne Başkonsolosluğu'na teslim etmişlerdir. Kafatası, aynı yılın 18 Mart tarihinde Türkiye'ye getirilerek resmi törenle Çanakkale Şehitleri Anıtı kabirler bölümünde defnedilmiştir.