Aslında tüylerimiz vardır.
Çoğu kişi tüysüz olduğumuzu düşünür ve ''Sarışınlar tüysüz yaa ne güzel!'' der. Ama, bu gerçek değildir. Çoğu zaman bu inanışa sessiz kalsak da, güneş altında altın gibi parlayan sarı tüylerimiz vardır bizim. Sarı olduğu için çoğu kişi fark etmiyor olsa da :)
Makyajsız da canlı görünürüz.
Diğer beyaz tenli hemcinslerimiz makyajsızken çok soluk görünse de, biz gerçek sarışınlar hem beyaz tenli olup hem de soluk görünmemeyi başarıyoruz. Doğruya doğru, canlı bir görünüşümüz var. Çoğu kadının beyaz tenli olduğu halde sarı saçı bizim gibi taşıyamamasının sebebi de budur.
Bronzlaşmak konusunda da iyiyizdir.
Çoğu beyaz tenli kadın yanamamaktan şikayet etse de, bu durum bizler için geçerli değildir. Bir esmer ya da buğday tenli kadar yanmasak da, çok daha güzel bir bronzluğa sahip oluruz. Çünkü, bizim ten rengimiz kahve tonlu bir bronzluğa değil, altın tonlu bir bronzluğa yatkındır. Bu yüzden de, güneşlenmeye bayılırız.
Saçlarımızın altta kalan kısımları bariz bir şekilde üstteki saçlarımızdan koyudur.
İster koyu sarı saçlarımız olsun, ister platin sarısı saçlarımız olsun fark etmez. Güneş gören saçlarımız güneş görmeyen saçlarımıza oranla fark edilir şekilde daha açık renklidir. Koyu kısımlar çoğu zaman altta kaldığı için görülmese de, görenler saçlarımızı boyattığımızı düşünür.
Saç rengimiz sarı olmasına rağmen, çoğumuz saç açıcı ürünler kullanırız.
Evet, zaten sarışın olabiliriz ama yine de saçlarımızı açmak istiyoruz. Yani, sarışınlık takıntısı sadece koyu renk saçlı hemcinslerimizde yok. Kimimiz papatya kaynatırken, kimimiz saç açıcı kimyasallar kullanıyor, kimimiz ise röfle yaptırıyor. Ama gerçek şu ki, bu tür işlemlerle saç açmak yine en çok biz sarışınlara yakışıyor.
En İyi Cevaplar