Meksika'nın Dünyaya Açılan Yüzü : Frida Kahlo

Onmaz Acılar + Aşk +Yetenek = Frida Kahlo

Peki kim bu Frida ?

6 Temmuz 1907'de Meksika'da doğdu. Ama daha sonra doğum tarihini 1910-1920 yılları arasında süren on yıllık Meksika Devrimi'nin başlangıç tarihi olan 7 Temmuz 1910 olarak değiştirdi. O kendini bu olayla özdeșleștirmiști.

Acı çekmeye çok küçük yaşlarda başladı Frida. 6 yaşında çocuk felci geçirdi ve bir bacağı sakat kaldı. Bacakları birbiri ile orantısızdı, bir bacağı diğerinden daha kısaydı. Bu orantısız bacaklar onu rahatsız ettiği için hayatı boyunca etek giydi. İnsanlar ona "Tahta bacak Kahlo" lakabını takmıştı.

" Bir gerçek varsa o da bedenime ilk kez acının o gün girmiş olduğudur."

Daha küçüklükten yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle tıp eğitimi almaya karar verdi ve daha önce hiç kız öğrenci kabul etmemiş olan Mexino City Ulusal Hazırlık Okulu'nun Tıp Eğitimi bölümü hazırlık sınıfına kabul edilen ilk kız öğrencilerden biri oldu.

18 yaşındayken Frida'nın bindiği otobüs, tramvay ile çarpıştı. Kazada birçok kişi ölürken Frida ağır yaralandı. Bir demir çubuk sol kalçasından girip leğen kemiğinden çıkmıştı, vücudunda çok fazla kırık vardı. Doktora göre o kazadan sonra yaşaması bile mucizeydi.

" İki büyük kaza geçirdim Diego. Tramvay ve sen. En kötüsü sendin!"

Frida'nın vücudunun büyük bir kısmı alçıya alınmıştı. Uzun bir süre yatakta yatmak zorunda kaldı. İşte o günlerde ailesinin teșvikiyle acılarını dindirmek için resme sarıldı. Babası yattığı yerden resim çizebilmesi için ona kendi elleriyle bir büst yaptı. Frida yatağının karşısına kendini görebilmesini sağlayacak bir ayna koydurdu .

Ve Frida Kahlo hayatı boyunca birçoğu otobiyografik eserler olmak üzere 143 tablo çizdi.

Ama vücudundaki acılar dinmiyordu. Yatak seanslarının yerini artık demir korseler almıştı.

Bu kazadan sonra Frida Kahlo 32 ameliyat geçirdi.

Diego Rivera İle Tanışması :

Dönemin ünlü ressamı Diego'yu çok merak eden ve onla tanışmak isteyen Frida bi gün ona kendi resimlerini gösterme fırsatı yakaladı. Böylece aralarındaki fırtınalı aşkta başlamış oldu.

Çift 1929 yılında evlendi. Frida'nın annesi Diego'ya fil diyordu . Bu evlilik fil ile güvercinin evliliği diye anıldı.

Kadınlara çok düşkün olan ve önceki evlilikleri de sadakatsizlikten biten Diego maalesef Frida'ya da sadık kalmadı. Önceleri bunu görmezden gelen Frida daha sonra yaşadığı acının etkisiyle, evliliği devam ederken kendilerinde misafir olarak kalan devrimci Leon Trotsky ile bir süre ilişki yaşadı.

Sağlık sorunları nedeniyle bir bebeğini aldırmak zorunda kalan Frida daha sonra üst üste iki kez düşük yaptı. Bir kadın olarak çocuk sahibi olamamanın da acısını yaşadı Frida. (Bu olaydan sonra yaptığı düşükleri anlatmak için Henry Ford Hastanesi adlı tablosunu çizmiştir, bakabilirsiniz : ). )

Diego'nun Frida'yı, Frida'nın kız kardeşi Christina ile aldatması bardağı taşıran son damla oldu ve 1939 yılında boşandılar. Sonra birçok kadın gibi Frida Kahlo ; saçlarını kesti, erkeksi bir tarza bürünerek pantolon giymeye başladı.

" Beni anlamadın demeyeceğim. Beni anladın. Zaten en dayanılmaz acı buydu. Sen beni anladın. Anladığın halde canımı yaktın."

1940'ta ciddi sağlık sorunları sebebiyle hastaneye kaldırılan Frida'nın ziyaretine gelen Diego tekrar evlilik teklif edince barıştılar ve yeniden evlendiler.

Frida Kahlo 1943' te La Esmeralda Sanat Okulu'na öğretim üyesi olarak girdi. 10 yıl burada çalışan Frida'nın, öğrencilerine Los Frides (Frida'nın öğrencileri) denildi.

Daha sonra New York ve Paris'te açtığı sergilerle dünyaca tanınan biri oldu : ).

1953 yılında kendi ülkesinde açılan ilk kişisel sergisine sağlığı iyi olmadığı için hasta yatağında katıldı.

Aynı yıl kangren olan bacağı kesildi.

Artık öleceğini hisseden Frida günlüğüne şu cümleyi yazdı :

" Umarım gidiş neşelidir. Ve asla geri dönmemeyi umuyorum. "

1954 'te akciğer embolisi nedeniyle vefat etti. Son eseri Viva La Vida'dır. 👇

Frida'nın bedeni vasiyeti üzerine yakıldı. Hayatını geçirdiği Mavi Ev ise 1955'te hepimizin ziyaret edebileceğimiz bir müzeye dönüştürüldü. Frida Kahlo'nun külleri de burada muhafaza edilmektedir.

Hayatı filmlere, kitaplara konu olmuş, en sevdiğim kadın karakterin hayatını anlattım bugün bencemde sizlere . Çünkü bir işi ne kadar seversek o kadar güzel sonuçlar aldığımızı düşünüyorum.

Hem fiziksel hem mental çok acı yaşadı Frida ama yine de yılmadı, yaşadı ve bizlere bir sürü güzel eserini bıraktı.

Ben size bugün Frida Kahlo'yu anlattığım için çok mutluyum.

Sağlıcakla kalın 🤗.