Suyun Gücüyle Hayallerine Yüzüyor: Paralimpik Yüzücü Sümeyye Boyacı İlham Verici Şampiyonluk Yolculuğunu Anlatıyor!

Bugün #İlhamVerenKadınlar serimizde suyun gücünde kendini bulan genç bir şampiyon, azmi ve disipliniyle sadece Türkiye’de değil, dünya çapında da adını duyurmuş bir sporcuyu konuk ediyoruz: Sümeyye Boyacı! ✨

Spora 5 yaşında başladığında profesyonel bir yüzme kariyeri hayal etmeyen Sümeyye, bugün yüzme havuzlarında Türkiye’yi temsil eden bir Dünya ve Avrupa Şampiyonu. 💪🏼🥇

Bu röportajda onun sanata olan tutkusunu, yüzme kariyerindeki engebeli yolları nasıl aştığını, kadın bir sporcu olarak yaşadığı zorlukları ve gelecek hedeflerini konuştuk. Sümeyye Boyacı’ya hikayesini bize anlatarak projemize destek verdiği ve genç kadınlara ilham olduğu için çok teşekkür ederiz. 💜

Sümeyye Boyacı’nın ilham dolu yolculuğuna sizin de tanık olmanızı istiyoruz, röportajımızı okumanız için buraya bırakıyoruz.

Sümeyye Hanım, öncelikle sizi biraz tanıyalım, ne zaman, nerede doğdunuz, eğitim hayatınız nerelerde geçti? Bize kendinizden bahseder misiniz?

Merhaba, ben Sümeyye Boyacı. 5 Şubat 2003 tarihinde Eskişehir’de doğdum. Liseyi Eti Sosyal Bilimler Lisesi’nde tamamladım. Şu anda Koç Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde okuyorum. Çocukluğumdan bu yana sanattan spora pek çok alanda aktif oldum ve her zaman kendi potansiyelimin peşinden gitmeyi ilke edindim. Yüzmede ise Türk tarihine ilk Dünya ve Avrupa Şampiyonluklarını kazandırdım ve daha fazlası için çalışmaya devam ediyorum.

Yüzme kariyerinize nasıl başladınız ve bu alanda sizi motive eden en önemli etkenler nelerdi?

Yüzmeye 5 yaşındayken başladım ancak o zamanlar bunu profesyonel bir kariyer olarak düşünmemiştim. Daha sonrasında şu anki antrenörüm olan Mehmet Bayrak ile tanıştım ve bendeki potansiyeli görmüş olacak ki antrenmanlarımın içeriği de değişmeye başladı. Beni müsabakalara hazırladı.

İlk girdiğim yarışlardan madalyalar kazandım. Başta sudan korkan küçük bir kız çocuğuyken, suyla bütünleştikten sonra havuzun benim ikinci evim olduğunu anladım. Beni motive eden en önemli etkenler; antrenmanlarda zorlandığım anlar, yarışlarda rekabet tutkum ve tabii ki ailemin desteği.

Spor dışında ilgi alanlarınız veya hobileriniz var mı? Bu aktivitelerin spor kariyerinize nasıl bir etkisi oldu?

Multidisipliner çalışmanın ve çok yönlü bir kariyer inşa etmenin her zaman bizi birkaç adım öne taşıyacağını inanırım. Bir süredir spor kariyerimin yoğun temposu nedeniyle çok ilgilenemesem de ebru sanatı hayatımın hep özel bir yerinde oldu. Yalnızca ebru da değil, genel anlamda görsel sanat dallarına yoğun bir ilgi duyuyorum. Hatta, 5 yaşında Rus Halk Masalları çevirisinin kapak resmini çizmiş ve Moskovada ilk kişisel resim sergimi açmıştım. 16 yaşında ise yine Moskova’da ebru sergisi açmıştım.

Farklı disiplinlerin birbirine katkısı vardır. Sizi havuz dışında sakinleştiren şeyler, havuzda patlayıcı gücünüzü açığa çıkarmanıza yardımcı olabilir. Profesyonel olmasa bile düzenli spor yapmak sizi iş hayatınızda daha disiplinli ve kararlı olmaya sevk edebilir.

Kariyeriniz başarılarla dolu. En son katılmış olduğunuz Paris 2024 Paralimpik Oyunları sizin için nasıl geçti?

Her yarışta ve hatta her antrenmanda insan kendini yeniden tanıyor. Bu çok ilginç. Paris 2024'e giderken ben içimdeki gerçek Sümeyye'yi bulduğumu hissetmiştim. Madalya hırsıyla psikolojisini yıpratan bir sporcudan, elinden gelenin en iyisini vermek için çalışan ve bununla mutlu olan bir sporcu yapısına büründüm. Ve bu beni çok mutlu etti. Çünkü biliyorum ki, ben kendimin en iyi versiyonunu ortaya koyabilirsem o madalya bugün değil ama yarın gelecektir.

Paris 2024 bu perspektifte geçti benim için. Tadını çıkardım. Çok da iyi yarışlar yüzdüm. Derecelerimi geliştirdiğim, Türkiye rekoru kırdığım yarışlarım oldu. Sonu madalya olmadı ama gelecekte daha sağlıklı ve mutlu bir Sümeyye hayaliyle ülkeme döndüm.

Antrenman programlarınız ve hazırlık süreciniz hakkında neler söyleyebilirsiniz? Bu süreçteki en büyük zorluklar nelerdi?

Antrenman programım oldukça yoğun ve disiplinli bir süreç gerektiriyor. Haftanın 6 günü, sabah ve akşam olmak üzere çift antrenman yapıyorum. Ayrıca fiziksel antrenmanın yanı sıra, zihinsel hazırlık da çok önemli. En büyük zorluklardan biri, bazen mental olarak yorgun hissetmek ama bu anlarda kendime küçük hedefler koyarak motivasyonumu yüksek tutuyorum. Başarı, küçük adımlarla gelir ve bu adımları sabırla atmanın her şeyin anahtarı olduğunu düşünüyorum.

Spor kariyeriniz boyunca karşılaştığınız en büyük zorluk ne oldu ve bunu nasıl aştınız?

Yüzebiliyor olmak bir başarı değil. Bir yetenek. İyi yüzebiliyor olmak, hızlı yüzebiliyor olmak, tempolu yüzebiliyor olmak, madalya kazanacak kadar yüzebiliyor olmak bir başarı. Ben hayatım boyunca insanlara bunu anlatmaya çalıştım. Hem sözlerimle hem de yaptıklarımla.

İnsanlar kolları olmayan bir bireyin yüzüyor olmasına şaşırıyorlar, bunu da spor kültürümüzün henüz hayal ettiğimiz kadar gelişmemesine bağlıyorum. Dünyayı tanımıyoruz, paralimpik sporlar dünyada nasıl bir düzeyde bunu bilmiyor kamuoyumuz. Biz çok sert mücadeleler veriyoruz, çok çetin antrenmanlar yapıyoruz. Ülkemizi uluslararası arenada temsil edip, o rakiplerimizi yenip madalya kazanıyoruz. Bu konuda çok takdir gördüm inkar edemem, minnettarım. Yine de daha fazla insana, paralimpik ruhun ne olduğunu anlatabilmeyi isterim.

Kariyer yolculuğunuzda “kadın” olduğunuz için zorlandığınız bir durum yaşadınız mı? Bu durumlarda kişisel çözüm öneriniz nedir?

Kadın sporcu olmak her zaman disiplini ve çabayı iki kat sergilemek zorunda olmak demek. Önceden kadın sporcu olmanın zorluklarından pek bahsetmiyordum ama artık kendini gerçekleştirmiş ve ipleri eline almış genç bir kadın olarak, bu zorlukları anlatabilirim.

Kariyerimin her anında olduğu gibi milli takıma ilk girdiğim zamanlar da ailemin desteği çok büyüktü ama kariyerimi yükseltmek için tek başıma katılmam gereken müsabakalar oluyordu. O zamanlar ailenin tek kızı olduğum için koruma içgüdüsüyle beni durdurmak istedikleri bazı durumlarda oldukça zor bir süreç geçirmiştik. Ama hedeflerimi gerçekleştirmek için son derece kararlıydım. Bu durumu olağanüstü bir disiplinle, sorumluluklarımın bilincinde bir genç kız olduğumu kanıtlayarak çözdüm.

Kariyerinizi inşa ederken ya da kariyeriniz boyunca siz kimlerden ilham aldınız? Kimleri ilham verici buluyorsunuz?

Açıkçası tek bir isim vermek zor. Alanında fark yaratmış insanların olumlu yönlerini kendime almaya çalışıyorum. Burada isimler değil kavramlar ön plana çıkıyor. Üstün başarılara imza atan kişilerin ortak noktasının özellikle “adanmışlık” olduğunu gözlemliyorum. Efsaneler işleriyle menfaat birlikteliği değil aşk ilişkisi kurarlar.

Sümeyye Hanım, Barbie’nin ‘rol modelleri’ serisine katılmanız hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu tür projelerde yer almak sizler için ne anlama geliyor?

Barbie’nin rol modelleri serisinde yer almak, benim için büyük bir onurdu. Bu proje, genç kızların kendilerine güven duymalarını sağlamak adına çok önemli bir mesaj veriyor. Rol model olmak, sorumluluk gerektiren bir şey çünkü insanlara umut ve ilham veriyorsunuz. Bu projede yer almak, genç kızlara “çalışmaktan vazgeçmezseniz, siz de başarabilirsiniz” demenin bir yoluydu. Bu tür projeler, toplumsal farkındalık yaratmak ve ilham kaynağı olmak açısından çok değerli.

Hayallerinin peşinden giden genç bir kadın olarak gelecek hedefleriniz neler? Önümüzdeki yıllarda hangi alanlarda kendinizi geliştirmeyi planlıyorsunuz?

Gelecekte, spor kariyerime daha büyük başarılar eklemek istiyorum. Paralimpik oyunlarda madalya kazanmak hedeflerim arasında. Aynı zamanda, genç sporculara ilham veren projelerde yer almayı ve onlara mentorluk yapmayı çok istiyorum. Eğitim hayatıma da devam edip, kendimi spor yönetimi ve psikoloji gibi alanlarda geliştirmeyi hedefliyorum. Kendimi hem sporcu hem de birey olarak her zaman daha ileri taşımak en büyük amacım.

Genç kadınlara içlerindeki gücü fark edip kariyer yolculuğunda durmadan ilerlemesi için ne tavsiye edersiniz?

Genç kadınlara tavsiyem, hiçbir zaman kendilerinden şüphe etmemeleri. Hayatta ne kadar zorlanırsanız zorlanın, her zaman bir çıkış yolu vardır. Sabırlı olun, inatçı olun ve ne olursa olsun pes etmeyin. Başarı, zorluklarla dolu bir yoldur ama bu yolculuk size güç ve özgüven kazandırır. İçinizdeki gücü fark ettiğinizde, başaramayacağınız hiçbir şey yoktur.

Sümeyye Boyacı'nın hayalleri ve hedefleri, yalnızca kişisel başarılarla sınırlı değil; gençlere ilham vermek, onlara içlerindeki gücü keşfetmeleri için de ilham oluyor. 👭🏼✨

Gelecekte daha büyük başarılar kazanacağına dair inancımız tam. Bu değerli röportaj için tekrar çok teşekkür ederiz. İyi ki varsın. 💜

Siz hayallerinizi gerçekleştirmek için hangi engelleri aştınız? Cevaplarda Sümeyye Boyacı'ya mesajınızı bırakmayı unutmayın.