Bir kadının yapamayacağı hiçbir meslek yok. Bugün #CinsiyetsizMeslekler serisinde CNC Operatörü Nimet Nur Kanbur’u konuk ediyoruz. ✨
Nimet Hanım, toplum tarafından kadınların yapmasına pek alışık olmadığı bir mesleği icra ediyor. Hem de bunu en iyi şekilde yapıyor. Kariyerinin başlangıcında kadın olduğu için onu ciddiye almayanlar, iş öğretmek istemeyenler bile olmuş ama o pes etmemiş ve çok çalışarak etrafındaki herkesten bir adım öne çıkmayı başarmış. 💪🏻
Nimet Nur Kanbur’a bu ilham dolu röportaj için çok teşekkür ederiz. Hikayesi herkese örnek olacak. 💜
Nimet Hanım’ın hikayesindeki tüm detayları öğrenmek için röportajı buraya bırakıyoruz. Okuduktan sonra seni cevaplarda bekliyoruz. 👇🏻
Sizi kendi cümlelerinizle tanımak için can atıyoruz! Nimet Nur Kanbur kimdir? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Merhabalar, ben Nimet Nur Kanbur.
08.07.1993 Bursa doğumluyum. Aile bağları son derece güçlü, büyükbaba ve babaanne ile iç içe yaşamış bir ailenin 3 çocuğundan en büyük olanıyım. Annem ev hanımı, babam işçi emeklisi. İlkokul ve liseyi Bursa’da, önlisansımı Dumlupınar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu’nda okudum. Lojistik bölümü mezunuyum
8 senelik evliyim, 5 yaşında bir erkek ve bir kız ikiz çocuklarım var. Eşim başka bir firmada operatör, meslektaşız.
Türkiye'de erkeklerin egemen olduğu bir mesleğe sahipsiniz. Bu mesleği seçmenizde etken olan şeyler nelerdi, ilham veren kariyer serüveniniz nasıl başladı?
Çalışma hayatıma 2013 senesinde kendi mesleğimde iş bulana kadar geçici niyetiyle marmara bölgesinde faaliyet gösteren büyük bir markette kasiyer olarak başladım. Daha sonra kasa şefi ve ürün kabul kayıt görevlisi gibi farklı pozisyonlarda yöneticilik yaparak 8 sene devam ettim. 2021 senesinde şu an çalışmakta olduğum firmada iş imkanını duyunca değişikliğin iyi geleceğini düşünerek sektör değiştirdim.
Kariyer yolculuğunuzda “kadın” olduğunuz için zorlandığınız bir durum yaşadınız mı? Sorun yaşadığınız durumlarda kişisel çözüm yönteminiz nedir?
Şu an çalışmakta olduğum firmaya hat başı kalite kontrol göreviyle başladım, yani tezgahtan çıkan parçaların müşterinin istediği ölçülerde olup olmadığını kontrol edip tezgaha müdahale edebiliyordum. Bu işin kadın olarak zorluğu orada başlamıştı, kalite kontrol elemanı olarak aynı gün 3 kişi başladık; 2 erkek, bir kadın. Eğitim sürecinde bile bu iş erkek işi düşüncesinde oldukları için bana işi öğretmek bile istemediler ama ben devamlı “beni tanımıyorsunuz, daha önce yaptığım işleri bilmiyorsunuz, ben bu işe seçildiğime göre bana bu eğitimi vermek zorundasınız” diyerek hakkımı aradım hep ve bu önyargıyı biraz orada kırmaya başladım. Daha sonra boş kaldığım zamanlarda operatörü izleyerek ve ona yardım ederek makina öğrenmeye başladım ve biraz teknik bilgi edindim.
Daha sonra çalıştığım cnc tezgah için operatör ihtiyacı oldu ve benim rakibim 2 tane erkekti. Ben hiç düşünmemiştim önyargılarından dolayı ama teklif bir anda bana geldi ve ben de kendime güvendiğim için kabul ettim.
Başlarda çok zorluk yaşadım; bir kadın olarak yağın içinde olmak sürekli, eline alyan ya da anahtar alıp kalemleri değişmek, belli kurallar var onları zorunlu olarak yapmak… Ve pes etmeyi düşündüm, moralimin bozulup tek başıma bir köşede oturduğum zamanlar tabiki oldu ama kendime hep “sen kadın olarak ilksin bu takımda, sana fırsat veren yöneticini ve insanları yarı yolda bırakamazsın, daha zor işlerin altından kalktın, bunun da üstesinden gelirsin” diyerek hep motive ettim kendimi. Başardım. Şimdi çok basit geliyor; makinamla alıştık birbirimize.
Genç kadınlara içlerindeki gücü fark edip kariyer yolculuğunda durmadan ilerlemesi için ne tavsiye eder, hayallerinin peşinden giden genç kadınlara ilham olmak için ne söylemek istersiniz?
Evli bir kadınım ama hemcinslerime şunu söylerim hep, evet hayatımızda bir erkeğin varlığı güzel ama hayatı tamamen bir erkeğe bağlı sürdürmek çok yanlış. Bu sadece eş için değil baba ya da abi içinde söylüyorum. Okusun okumasın bir kadının elinde bir mesleği bulunmalı çünkü hayatın bize ne getireceğini bilemiyoruz maalesef.
“Ya ben keşke çalışmak zorunda olmasan, gece de gidiyorsun, yazık” diyen insanlara inat zoru başararak kendimi mutlu ve iyi hissediyorum. Bu durumun evime, eşime ve çocuklarıma daha iyi yansıdığını söylemek isterim.
Bu alanda ilerlemek isteyen ama toplumsal önyargılardan dolayı çekimser yaklaşan hemcinslerinize neler söylemek istersiniz?
Takımdaki tek kadın olduğum için erkek operatörlerin beni kabullenmeleri çok zor oldu ama benimle çalışmak istemeyenler bile şu an konuşmalarına dikkat ediyorlar. Gerek fabrika içi gerek dışı, benim yaptığım düzene ve tertibe alıştığı için kendileri yapıyorlar ve birbirlerine vardiya teslimlerini temiz ve düzenli olarak gerçekleştiriyorlar.
Operatör olmayı teklif ettiğimde ilk eşim ciddiye almayıp beni dalga geçti “tornacımı olacaksın” diye. Ama şu anki mutluluğumu ve işyerinden olumlu etkileri duydukça, gördükçe en büyük destekçim bu işle ilgili sertifikaları alıp daha güzel yerlerde çalışabileceğimi, ne gerekirse yapacağını söylüyor.
Son olarak kadın istedikten sonra yapamayacağı bir iş olamaz. İkiz annesi ve 3 vardiya çalışan bir kadın olarak söylüyorum, kendinize inanın ve harekete geçin!
Bu ilham dolu röportaj için Nimet Hanım’a tekrar çok teşekkür ederiz. 💜
Sen hayatta başaramazsın dedikleri neleri başardın? Cevabını bekliyoruz.
Bir önceki içeriğimiz olan Uzman Aile Danışmanı BiBilen Zemine Olgun röportajı için buraya tıkla!
En İyi Cevaplar