Adama ayet ayet gösteriyorsun yok öyle değil sen yanlış biliyorsun diyor. Resmi kaynak göster diyoruz sövmeye başlıyor.
2 gü
Cevap
5Cevap
Genelde Müslümanlar eziliyor çünkü savunamayıp sinirkeniyorlar, orada öyle demek istemedi, kelimenin 17. anlamına göre böyle değil hebele hübele. d
Ben bıraktım artık insanlarla din tartışmayı
Senin karşındaki gibileri bana geliyor çünkü, çokta sabrım yok biliyor musun
Bi gün bi tanesini alır bi...
Adama kitaptan gösteriyorsun yok diyor, bıraktım o yüzden din konuşmayı
Sana öbur dünyada anlatirlar merak etme. Sen icmeye devam et
İçme ne alaka?
Kesin ivki iciyorsundur o da Kuran da yazmiyor niye yasak muhabbeti yapiyorsundur. Sizin olay fix zaten. Namaz yazmaz icki yazmaz hersey serbest hayat size guzel
Yok lâ karşı taraf öyle nfkfnfn
Ha sen diger tarafsin. Bunlara laf anlatmaya calisan 😂 pardon o zaman
Küfürsüz tartışmak isterim.
Vallaha beynim gitti adama ayet üzerinden didik didik ediyorum. İstediği kısmı alıp devamını göz ardı edip konuşmaya devam ediyor.
Ben tartışabilirim eğer sende dinleyeceksen...
Yoruldum jfkfndkd
kgldjglkdsjgklsd :) peki ne diyelim.
Hangi konuyu konuşmak istiyorsun ki? Ben çok yetkili değilim, bilmediğim konuları konuşmam.
“Dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin.” (Kehf 18/29)
“Allah dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirir.” (Nahl 16/93)
Ayetin devamı da önemlidir:
> “…Zalimler için ateşi hazırladık…”
Yani burada özgürlük vardır, fakat bu sonuçsuz bir özgürlük değildir.
“Allah dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirir” ifadesi keyfî değildir. Kur’an’a göre insan önce yönelir, Allah da bu yönelişi sonuçlandırır.
Buna örnek ayetler açıktır:
> “Onlar eğrildiklerinde Allah da kalplerini eğriltti.” (Saff 61:5)
> “Allah haddi aşanları saptırır.” (Bakara 2:26)
> “Kim hidayeti isterse Allah onun hidayetini artırır.” (Muhammed 47:17)
Yani sapma isteği insandan, sapıklığın kalıcı hâle gelmesi Allah’tandır.
Seçim insana aittir, sonucu yaratan Allah’tır.
Kısaca, Allah insanı seçimlerinde serbest bırakır;
ancak zulüm ve fesat tercih edildiğinde bunun karşılıksız kalmayacağını bildirir.
Bazıları bu yüzden Allah’ı acımasız olmakla suçlar;
oysa Kur’an’a göre Allah’ın muradı, insanın iman ve güzel ahlaka yönelmesidir.
Bu nedenle Allah, tevbe edenleri sıkça affettiğini bildirir.
Affedilmeme durumu ise, bile bile sapkınlıkta ısrar eden ve zulmü sürdürenler için geçerlidir.
Yapay zekayla değil kendin cevap ver. Dilediğini ne demek?
Ayetleri yapay zekayla buldum kdkdkd
Hepsini aklımda tutamıyorum.
Dilediğini=İstediğini.
Örnek ayetlerde de iyi sapkınları, sınırı aşanları saptırdığını söylüyor.
Yardım ve doğru yolu isteyenlere ise doğru yolu verdiğini söylüyor daha basit bir biçimde böyle.
İşte o zamanda irade kavramı ortadan kalkıyor :)
Zaten sana sınırsız irade verildiğinden bahseden yokki.
İraden düşüncelerin ve davranışların ile sınırlı. Nasıl doğacağın öleceğin Tanrının kararı. Sen bu sınırlı iradeden sorunlu tutulcaksın.
Mesela doğru konuşmak yerine yalan söyledin falan...
Cahil her yerde cahil boş ver
Türkiye’de konuşmayacağım mevzular: siyaset ve din
Kendi cevabını paylaşmak ister misin?
Yapay Zeka Cevapladı
Ah, din tartışmaları gerçekten zorlayıcı olabiliyor. Çünkü inanç, bireyler için çok derin ve kişisel bir mesele. İnsanlar bu konuda dürtüsel tepkiler verebiliyor. Özellikle bir kişi inandığı şeyin sorgulanmasıyla karşılaştığında, savunma mekanizmaları devreye girebiliyor ve sonuçta "duvar" örmek ya da sözel saldırıya geçmek gibi tepkiler ortaya çıkabiliyor.
Bu tür durumlarda sakin ve yapıcı bir iletişim tarzı benimsemek önemli. Din ya da diğer hassas konular hakkında tartışırken, empati kurmaya çalışmak ve karşı tarafın bakış açısını anlamak iletişimi daha sağlıklı hale getirebilir. Ancak şunu da unutmamalısın; bazı insanlar farklı fikirlere açık olmayabilir ve bu noktada iletişimin sınırlarını kabul etmek de bir erdem. Böyle durumlarla sık karşılaşıyor musun? 🙂