trttddyy | Sağlık & Diyet konusunda 118 görüş paylaştı.
Xper 7
3 ay
aşı olduktan sonra aşıya bağlı yan etkiler maksimum 15 dakika içerisinde gelişir. bu yan etki dediğim şey kol ağrısı ateş falan bunlardan bahsetmiyorum. ciddi alerjik reaksiyon gelişiminden bahsediyorum. tıpta buna anafilaksi denilir. anafilaksiye bağlı ölümler olabilir mi evet olabilir anafilaktik şoka girebilir hasta. fakat toplumda görülme sıklığı neredeyse 0'a yakındır. ve alerjisi/astımı olan hastalarda beklenir. bu yüzden aşı randevusu alırken ekranda not düşer "eğer alerjiniz varsa hastanede aşıyı olunuz" diye. ve aşı onam formunu da incelerseniz aşı olduktan sonra bi otur 10-15 dk hastanede bekle yazar eğer aşıdan sonra 15 dakikayı geçen ölümlerden bahsediyorsanız. bunlar %100 aşı kaynaklı değildir. ayrıca aşıların içeriğini bilirim grafen mrafen bugüne kadar bir aşının içeriğinde bile okumadım prospektüslerine bakarsanız siz de öğrenirsiniz aşılarda ne var. aşı damar tıkamaz aşı kan akışını bozmaz. çevremde aşıya bağlı ölen de yok ayrıca. ama aşı sayesinde çok kurtulan var
Emoji Ekle
Sevdim
Yardımcı
Eğlenceli
Katılmıyorum
1 Kişi
Soran
3 ay
bunlar ezber bilgilere dayanan laf ebelikleri. grafenle ilgili bir sürü doktor a ait videolar var. propktüste neyin belirtilip belirtilmeyeceğini sözde otoriteler belirler ve hiçbir şeffaflık yok. dolayısı ile ciddiye almıyorum onu. prospektüsteki belirtilenlerin ne kadar şeffaf olup olmadıgı belli bile değil parayı veren düdüğü çalar. aşıdan hemen sonra değil 1 ay belki daha fazla zamandan sonra ani ölenlerin hiç bir takibi yapılmadı kayıt altına alınmadı bunu sen de cok iyi biliyorsun. "aşı damar tıkamaz aşı kan akışını bozmaz. " gibi bilim dışı ezber söylemlerin de bir hükmü yok. ölenlerin ölüm nedenleri örtbas edilmek yerine geniş bir otopsi raporu ile bilinmeyen gerçekler ve asıl ölüm nedenleri çok güzel şkilde orttaya cıkabilir.
1) ezber bilgiye dayanan laf ebeliği değil, bizzat günde 100 hasta muayene eden acilde 500 hasta bakan, belki senin yaşın kadar meslek tecrübesi bulunan ve on binlerce aşılı hasta görmüş geçirmiş olan doktor tecrübeleri. bunlar ezber bilgi değil, yüz binlerce hastalar üzerinde bugüne kadar yapılmış ve hala yapılmaya devam edilen araştırma sonuçları. bir sürü doktora ait video diyosun. doktor kimdir, uzmanlığı nedir, meslekte tecrübesi nedir, bugüne kadar yürüttüğü bilimsel araştırmalar nelerdir bunlara baktın mı? pubmedde ncbi'da bi tane bile olsun araştırması yayınlanmış mı, dünya çapında itibar görecek bir çalışmaya imza atmış mı bunlara baktın mı? senin bahsettiğin gibi çok doktor var ben de bilirim, fakat birinin bile tasdikli bi araştırması yok. bu ne demek, o adamın yaptığı bilimsel araştırmaları aynı şartlar koşullar altında binlerce doktor da yapmayı denemiş fakat sonuç başarısız olmuş demek. bu neyi gösterir, o senin referans gösterdiğin doktorların makalesi üzerinde oynama yaparak bilim dünyasını saptırmaya çalıştığını gösterir. facebookta gördüğün bi iki video üzerinden bana ahkam keseceğine otur o inandığın videolardaki adamların yayınlanmış bi araştırması, bi literatürü var mı ona bak kaç atıf almış bunlara bak
2) prospektüs kafana göre şunu yazayım bunu yazmayayım şeklinde hazırlanan bir kağıt parçası değildir. her ülkenin bir sağlık bakanı vardır ve o ilaç/serum/aşı ülkeye giriş yapmadan önce içeriğini de araştırırlar. eğer prospektüse uymayan bir madde saptanırsa zaten o ilacın ülkeye girişine izin vermezler. ya da prospektüsün vadettiği tedaviyi o ilaç karşılamayacak durumdaysa sağlık bakanlığı yine o ilacın ülkeye girişine izin vermez, bunun en güzel örneğini sma için kullanılan ilaçlarda gördük.
3) aşıdan 1 ay sonra ölümler aşıya bağlı değildir, çünkü aşı 1 ay boyunca vücudunda kalmaz. vücudunda olmayan madde nasıl sana zarar verecek bi otur düşün istersen? senin bu iddian, ayağım taşa takıldı yere düştüm kesin aşı yüzünden demeye kadar gider bu kadar saçma. başına taş düşse aşıdan mı bileceksin?
4) hastalıkların mekanizmasını bilmiyorsun, aşının çalışma mekanizmasını bilmiyorsun, kan akışını belirleyen faktörleri bilmiyorsun. senin neyine tıp hakkında atıp tutmak? aşı damar tıkamaz kan akışı bozmaz tamamen bilimsel söylemdir, çünkü ben kanın viskozitesini belirleyen faktörleri de biliyorum ve bu faktörlerin aşının çalışma mekanizması ile uzaktan yakından tek bir alakası olmadığını da biliyorum. sen hangi tıbbi bilgine dayanarak aksini iddia ediyorsun? kaç hasta muayene ettin, hangi araştırmada yer aldın, ya da hangi tıp fakültesinden mezunsun? hepsini geçtim, kanın akışkanlığını ne belirler ya da aşı subkutan enjekte edildikten sonra hangi mekanizma ile çalışır, vücutta neyi aktive eder bunları anlatsana biraz?
5) ya da şöyle sorayım şimdi onu da bilmezsin. aşıların çeşitli enjeksiyon yolu vardır subkutan/intramuskuler gibi. covid aşıları intramuskuler yapılır yani kas içine. birçok aşı yöntemi budur. ama oral canlı alınan aşılar da vardır, subkutan yapılan da vardır. birinin bile mekanizmasını bilmeden neyine ahkam kesmek aşı bunu yaptı şunu yaptı demek? aşı ile aterosklerozun alakasını bi açıklasana bana
Soran
3 ay
inan zerre okumadım yazdıklarıı tam. çünkü yalan yanlış öğretilmiş ezber bilgilerle ahkam kesiyorsun yaşın daha 23 ve çocuktan farkın yok tecrübesizsiin deneyim anlamında sıfırsın . boş boş ahkam kesiyosun hakkımda ve söylediklerinde şeffaflık yok taraflı bakış açısına sahipsin seninki sadece fanatiklik. aşıların hepsi masal ve dümen ve ticari. immün sistemin işleyişine bile hakim değilsin. kök sorun dışardan vücuda girmiş miyokardit gibi agır yan etki yaptıgı kabul edilmiş ne üdüğü belirsiz bir maddeyle çözülemez. kalp iltihabı yaptıran bir maddeyi bile masumlastırman gülünç. bilimsel olarak izole edilememiş bir virüsün varlıgından bahsetmek bile sacma. yurtdışında birsürü doktor yüzbinlerce dolar ödül koydu izolasyonunu gösterebilen yine olmadı. saglık bakanlıgı dediğin şey dsö denen sözde otoriteye sadakat yemini etmiş ve geçmiş yıllarda baglı kalacagına dair antlasma yapmış sözde bir saglık kurumu, bagış adı altında bu kurumu yönetenlerin de rüşvet alıp almadıgını bilmiyoruz. onların enflasyon %20 bilmem ne diyen tüikten farkı yok. o yüzden bagımsız ve şeffaf olmayan otoritelere ben asla itibar etmiyorum dileyen bende akıl yok diyen itibar edebilir. doktorların ne dedeiklerini de umursamıyorum zira saglık bakanlıgının talimatları dışında bir tedavi protokolu uygulamıyolar istedikleri kadar tecrübeli olsunlar boş ezber bir tecrübeden öteye geçmez kendilerini. geliştirmeye yönelik çalışmıyorlar menfaat ilişkisi hakim.
Soran
3 ay
gerçek bilim kök sorunu çözer semptomatik baskılama yapmaz. bu sözde salgın dsö tarafından ilan edilmeden önceki yıllarda tüik her yıl üst solunum yolu enfeksiyonuna baglı gerçekleşen 45-50 bin ölüm zaten gerçekleşmekteydi. 365 e bölersen günde 120 eder bu çok ciddi bir rakam ve günümüzdeki ölenlerle bunları ayırt etmelerinin imkanı yok çünkü izole edilemediğini doktorlar da kabul ediyor. çevremde kanserden ölmüş bi kaç kişiye bil kovid çıktıgı ilk yıllarda ölüm nedeninin kovid yazıldıgını söyleyn hasta yakınları tanıdım itiraz ettiklerinde sonra düzelticez biz diyip susturmuşlar belli ki talimat böyle geliyor sayıyı köpürtmek amaç. bunda bile şeffaflık yok. pozitif damgası yiyip yutturulan ne üdüğü belirsiz hapların yan etkileriyle kimin ne kadar hastalıgının ilerletilip öldüğü ve kovid damgası yediği bile meçhul. ortada hiç bir şeffaflık yok bilim bu değildir. ölüm sayılarını köpürterek salgına inandıırıcılıgı saglamaya calıştıkları çok aşikar. önce bunların hepsini netlştirsinler aksi halde şeffaflık olmadan bu sahtekar kurumların hiç bir verisini ciddiye almıyorum ve ddiklerinin de hiçbir önemi yok.
Soran
3 ay
bunu da geçtim tüik neden 2020 ölüm nedenlerini 2021 haziranda açıklaması gerekirken erteleyip açıklamadı? eski tüik başkanına soruyorlar fikrini söylüyor bu kabul edilebilir bir şey değil ciddi şüphlerim var salgındaki ölenler hakkında tutarsızlıkların ortaya çıkabilir endişeleri olabilir diy röportaj veriyor.. arastırmalara göre kovid dedikleri sözde salgında akciğerlrede ilerlemiş bir fibroz ile kristalleşme oluşuyor ve bunun nedeni bilimsel olarak TH17 bagışıklık hücrrelerini baskınlıgı ve ortaya çıkardıgı sitokinlerrin akciğer dokusunu harap etmesi. yani sanıldıgı gibi virüs çogaldıgı falan yok. TH17 baskınlıgını en iyi D vitaminiyle baskılarsın ve bir bilimsel araştırmaya görr bunu baskılayan en iyi şey yüksek doz thiamin yani B1 almaktır (ki agır vaka olma riskeri artan diyabetlilerde eksikliği çok yaygın). videouyu da paylascam. sormak istiyorum çinko ve d vit eksikliğinde agır vaka olma ve ölüm riski katlandıgı gösterilmişken ve B1 vitamini bu sitokinleri baskıladıgı biliniyorken, bilim adı altında aşı olmak ve bunun propagandasını yapmak neyin kafası ve hangi bilimselliğe uygun?
ben çocuk değilim bir hekimim ve ezbere bilgiyle değil, günde gördüğüm 100 küsur hastaya dayanarak konuşuyorum. sen hangi bilgine hangi tecrübene dayanarak ahkam kesiyorsun sen sağlık çalışanı mısın doktor musun? sen de paragraf döşemişsin ama yazdıklarını okumadım cümlesinden sonra ben de dediklerini okumadım bile. çünkü hem bilmiyorsun hem de bilene saygı duymuyorsun, saygısızsın
Soran
3 ay
yorumlarımı silmişin. zoruna gitti belli ki : ) şimdi ben de seninkileri silsem hoşuna gider mi? okumasan silmezdin. hala zırvalıyosun asıl senin saygın yok. o ezber bilgiler semptom baskılama ve gerçek bilimle bagdasmıyor sana th17 ve sitokin fırtınası ile ilgili bilimsel dayanak attım ama yine kör davrandın ve halen doktorlugunla cahil bir şekilde kibirleniyorsun. eminim th17 ve akciğer enfeksiyonunu en basta sana dorsaydım hiç bir şekilde bilgi sahibi olmadıgın için kem küm edecektin doktorlugunla kibirlenemeyecektin çok iyi biliyosun bu gerçeği. başı yanlış olan bir şeyin sonu dogru olmasını bekleyemezsin bu fizik kuralıdır. ögrendiğin dogrular dogru değil fakültelerde ilaç endüsrisinin çıkarları için sana ögretilmiş ezber bilgiler ve pek çok senin gibilerini fakültelerde beynini yıkadıklarını sen de iyi biliyosun ama kaullenmek acı geliyor. saglık bakanlıgı ve onu fon/bagış adı altında rüşvetleyen dsö nün hiç bir hükmü yoktur benim için çünkü şeffaflık yok. Bunları otorite olarak kabul eden de akıl yoksunudur. seninle hatta senin gibi en kral baş hekiminle yüz yüze de tartışırım ve sorularımaa cevap bile veremez rezil olur kaçarsınız direkt ve buna istediğin vakit hazırım. hatta sahtekar saglık bakanını da çagırabilirsiniz. kendinize güveniyorsanız hodri meydan.
yorumlarını mı silmişim? bu soruyu sen sormuşsun, bu yüzden gelen cevaplarda yorumları silme hakkı da sana aittir ben yapamam yetkim yok. kaldı ki kör müsün hala duruyo yorumların kaç yorum atmışsın bakmadım bile. son yorumunda da ilk cümlenden sonrasını okumadım çünkü malsın. geri dön bak yorumların silinmiş mi silinmemiş mi.
niger | Sağlık & Diyet konusunda 489 görüş paylaştı.
Guru
3 ay
Ölen duydum ve yüz felci geçiren gördüm. Ani ölüm de duydum sanırsam. Zaten sözleşmede "Geniş vadede bilinmeyen yan etkiler olabilir bak ona göre" tarzı bir madde var.
Emoji Ekle
Sevdim
Yardımcı
Eğlenceli
Katılmıyorum
1 Kişi
Soran
3 ay
ölenlere otopsi raporlu takip yapılmadan hiçbir şey ortaya çıkmayacak
Sebebini bilmediğim şekilde rahatsız oldum çok kötü oldum 2 doz aşı mi yaptı bilmiyorum ama genel durumum çok iyi olduğu söylenemez
Emoji Ekle
Sevdim
Yardımcı
Eğlenceli
Katılmıyorum
Soran
3 ay
aşı üretenler sorumluluk almazken sen niye alıyorsun bu sorumlulugu canını riske atarak? hele hele bir tek 65 yaş üstü olanda ölüm riski katlanıyorkn bu genç yaşta bu aşı riskini alman çok tuhaf değil mi sence?
Kızlar & Erkekler Ne Diyor?
33eğer aşıdan sonra 15 dakikayı geçen ölümlerden bahsediyorsanız. bunlar %100 aşı kaynaklı değildir. ayrıca aşıların içeriğini bilirim grafen mrafen bugüne kadar bir aşının içeriğinde bile okumadım prospektüslerine bakarsanız siz de öğrenirsiniz aşılarda ne var.
aşı damar tıkamaz aşı kan akışını bozmaz. çevremde aşıya bağlı ölen de yok ayrıca. ama aşı sayesinde çok kurtulan var
bunlar ezber bilgilere dayanan laf ebelikleri. grafenle ilgili bir sürü doktor a ait videolar var. propktüste neyin belirtilip belirtilmeyeceğini sözde otoriteler belirler ve hiçbir şeffaflık yok. dolayısı ile ciddiye almıyorum onu. prospektüsteki belirtilenlerin ne kadar şeffaf olup olmadıgı belli bile değil parayı veren düdüğü çalar. aşıdan hemen sonra değil 1 ay belki daha fazla zamandan sonra ani ölenlerin hiç bir takibi yapılmadı kayıt altına alınmadı bunu sen de cok iyi biliyorsun. "aşı damar tıkamaz aşı kan akışını bozmaz. " gibi bilim dışı ezber söylemlerin de bir hükmü yok. ölenlerin ölüm nedenleri örtbas edilmek yerine geniş bir otopsi raporu ile bilinmeyen gerçekler ve asıl ölüm nedenleri çok güzel şkilde orttaya cıkabilir.
1) ezber bilgiye dayanan laf ebeliği değil, bizzat günde 100 hasta muayene eden acilde 500 hasta bakan, belki senin yaşın kadar meslek tecrübesi bulunan ve on binlerce aşılı hasta görmüş geçirmiş olan doktor tecrübeleri. bunlar ezber bilgi değil, yüz binlerce hastalar üzerinde bugüne kadar yapılmış ve hala yapılmaya devam edilen araştırma sonuçları. bir sürü doktora ait video diyosun. doktor kimdir, uzmanlığı nedir, meslekte tecrübesi nedir, bugüne kadar yürüttüğü bilimsel araştırmalar nelerdir bunlara baktın mı? pubmedde ncbi'da bi tane bile olsun araştırması yayınlanmış mı, dünya çapında itibar görecek bir çalışmaya imza atmış mı bunlara baktın mı? senin bahsettiğin gibi çok doktor var ben de bilirim, fakat birinin bile tasdikli bi araştırması yok. bu ne demek, o adamın yaptığı bilimsel araştırmaları aynı şartlar koşullar altında binlerce doktor da yapmayı denemiş fakat sonuç başarısız olmuş demek. bu neyi gösterir, o senin referans gösterdiğin doktorların makalesi üzerinde oynama yaparak bilim dünyasını saptırmaya çalıştığını gösterir. facebookta gördüğün bi iki video üzerinden bana ahkam keseceğine otur o inandığın videolardaki adamların yayınlanmış bi araştırması, bi literatürü var mı ona bak kaç atıf almış bunlara bak
2) prospektüs kafana göre şunu yazayım bunu yazmayayım şeklinde hazırlanan bir kağıt parçası değildir. her ülkenin bir sağlık bakanı vardır ve o ilaç/serum/aşı ülkeye giriş yapmadan önce içeriğini de araştırırlar. eğer prospektüse uymayan bir madde saptanırsa zaten o ilacın ülkeye girişine izin vermezler. ya da prospektüsün vadettiği tedaviyi o ilaç karşılamayacak durumdaysa sağlık bakanlığı yine o ilacın ülkeye girişine izin vermez, bunun en güzel örneğini sma için kullanılan ilaçlarda gördük.
3) aşıdan 1 ay sonra ölümler aşıya bağlı değildir, çünkü aşı 1 ay boyunca vücudunda kalmaz. vücudunda olmayan madde nasıl sana zarar verecek bi otur düşün istersen? senin bu iddian, ayağım taşa takıldı yere düştüm kesin aşı yüzünden demeye kadar gider bu kadar saçma. başına taş düşse aşıdan mı bileceksin?
4) hastalıkların mekanizmasını bilmiyorsun, aşının çalışma mekanizmasını bilmiyorsun, kan akışını belirleyen faktörleri bilmiyorsun. senin neyine tıp hakkında atıp tutmak? aşı damar tıkamaz kan akışı bozmaz tamamen bilimsel söylemdir, çünkü ben kanın viskozitesini belirleyen faktörleri de biliyorum ve bu faktörlerin aşının çalışma mekanizması ile uzaktan yakından tek bir alakası olmadığını da biliyorum. sen hangi tıbbi bilgine dayanarak aksini iddia ediyorsun? kaç hasta muayene ettin, hangi araştırmada yer aldın, ya da hangi tıp fakültesinden mezunsun? hepsini geçtim, kanın akışkanlığını ne belirler ya da aşı subkutan enjekte edildikten sonra hangi mekanizma ile çalışır, vücutta neyi aktive eder bunları anlatsana biraz?
5) ya da şöyle sorayım şimdi onu da bilmezsin. aşıların çeşitli enjeksiyon yolu vardır subkutan/intramuskuler gibi. covid aşıları intramuskuler yapılır yani kas içine. birçok aşı yöntemi budur. ama oral canlı alınan aşılar da vardır, subkutan yapılan da vardır. birinin bile mekanizmasını bilmeden neyine ahkam kesmek aşı bunu yaptı şunu yaptı demek? aşı ile aterosklerozun alakasını bi açıklasana bana
inan zerre okumadım yazdıklarıı tam. çünkü yalan yanlış öğretilmiş ezber bilgilerle ahkam kesiyorsun yaşın daha 23 ve çocuktan farkın yok tecrübesizsiin deneyim anlamında sıfırsın . boş boş ahkam kesiyosun hakkımda ve söylediklerinde şeffaflık yok taraflı bakış açısına sahipsin seninki sadece fanatiklik. aşıların hepsi masal ve dümen ve ticari. immün sistemin işleyişine bile hakim değilsin. kök sorun dışardan vücuda girmiş miyokardit gibi agır yan etki yaptıgı kabul edilmiş ne üdüğü belirsiz bir maddeyle çözülemez. kalp iltihabı yaptıran bir maddeyi bile masumlastırman gülünç. bilimsel olarak izole edilememiş bir virüsün varlıgından bahsetmek bile sacma. yurtdışında birsürü doktor yüzbinlerce dolar ödül koydu izolasyonunu gösterebilen yine olmadı. saglık bakanlıgı dediğin şey dsö denen sözde otoriteye sadakat yemini etmiş ve geçmiş yıllarda baglı kalacagına dair antlasma yapmış sözde bir saglık kurumu, bagış adı altında bu kurumu yönetenlerin de rüşvet alıp almadıgını bilmiyoruz. onların enflasyon %20 bilmem ne diyen tüikten farkı yok. o yüzden bagımsız ve şeffaf olmayan otoritelere ben asla itibar etmiyorum dileyen bende akıl yok diyen itibar edebilir. doktorların ne dedeiklerini de umursamıyorum zira saglık bakanlıgının talimatları dışında bir tedavi protokolu uygulamıyolar istedikleri kadar tecrübeli olsunlar boş ezber bir tecrübeden öteye geçmez kendilerini. geliştirmeye yönelik çalışmıyorlar menfaat ilişkisi hakim.
gerçek bilim kök sorunu çözer semptomatik baskılama yapmaz. bu sözde salgın dsö tarafından ilan edilmeden önceki yıllarda tüik her yıl üst solunum yolu enfeksiyonuna baglı gerçekleşen 45-50 bin ölüm zaten gerçekleşmekteydi. 365 e bölersen günde 120 eder bu çok ciddi bir rakam ve günümüzdeki ölenlerle bunları ayırt etmelerinin imkanı yok çünkü izole edilemediğini doktorlar da kabul ediyor. çevremde kanserden ölmüş bi kaç kişiye bil kovid çıktıgı ilk yıllarda ölüm nedeninin kovid yazıldıgını söyleyn hasta yakınları tanıdım itiraz ettiklerinde sonra düzelticez biz diyip susturmuşlar belli ki talimat böyle geliyor sayıyı köpürtmek amaç. bunda bile şeffaflık yok. pozitif damgası yiyip yutturulan ne üdüğü belirsiz hapların yan etkileriyle kimin ne kadar hastalıgının ilerletilip öldüğü ve kovid damgası yediği bile meçhul. ortada hiç bir şeffaflık yok bilim bu değildir. ölüm sayılarını köpürterek salgına inandıırıcılıgı saglamaya calıştıkları çok aşikar. önce bunların hepsini netlştirsinler aksi halde şeffaflık olmadan bu sahtekar kurumların hiç bir verisini ciddiye almıyorum ve ddiklerinin de hiçbir önemi yok.
bunu da geçtim tüik neden 2020 ölüm nedenlerini 2021 haziranda açıklaması gerekirken erteleyip açıklamadı? eski tüik başkanına soruyorlar fikrini söylüyor bu kabul edilebilir bir şey değil ciddi şüphlerim var salgındaki ölenler hakkında tutarsızlıkların ortaya çıkabilir endişeleri olabilir diy röportaj veriyor.. arastırmalara göre kovid dedikleri sözde salgında akciğerlrede ilerlemiş bir fibroz ile kristalleşme oluşuyor ve bunun nedeni bilimsel olarak TH17 bagışıklık hücrrelerini baskınlıgı ve ortaya çıkardıgı sitokinlerrin akciğer dokusunu harap etmesi. yani sanıldıgı gibi virüs çogaldıgı falan yok. TH17 baskınlıgını en iyi D vitaminiyle baskılarsın ve bir bilimsel araştırmaya görr bunu baskılayan en iyi şey yüksek doz thiamin yani B1 almaktır (ki agır vaka olma riskeri artan diyabetlilerde eksikliği çok yaygın). videouyu da paylascam. sormak istiyorum çinko ve d vit eksikliğinde agır vaka olma ve ölüm riski katlandıgı gösterilmişken ve B1 vitamini bu sitokinleri baskıladıgı biliniyorken, bilim adı altında aşı olmak ve bunun propagandasını yapmak neyin kafası ve hangi bilimselliğe uygun?
https://www.youtube.com/watch?v=p45Le8ST1os
ben çocuk değilim bir hekimim ve ezbere bilgiyle değil, günde gördüğüm 100 küsur hastaya dayanarak konuşuyorum. sen hangi bilgine hangi tecrübene dayanarak ahkam kesiyorsun sen sağlık çalışanı mısın doktor musun? sen de paragraf döşemişsin ama yazdıklarını okumadım cümlesinden sonra ben de dediklerini okumadım bile. çünkü hem bilmiyorsun hem de bilene saygı duymuyorsun, saygısızsın
yorumlarımı silmişin. zoruna gitti belli ki : ) şimdi ben de seninkileri silsem hoşuna gider mi? okumasan silmezdin. hala zırvalıyosun asıl senin saygın yok. o ezber bilgiler semptom baskılama ve gerçek bilimle bagdasmıyor sana th17 ve sitokin fırtınası ile ilgili bilimsel dayanak attım ama yine kör davrandın ve halen doktorlugunla cahil bir şekilde kibirleniyorsun. eminim th17 ve akciğer enfeksiyonunu en basta sana dorsaydım hiç bir şekilde bilgi sahibi olmadıgın için kem küm edecektin doktorlugunla kibirlenemeyecektin çok iyi biliyosun bu gerçeği. başı yanlış olan bir şeyin sonu dogru olmasını bekleyemezsin bu fizik kuralıdır. ögrendiğin dogrular dogru değil fakültelerde ilaç endüsrisinin çıkarları için sana ögretilmiş ezber bilgiler ve pek çok senin gibilerini fakültelerde beynini yıkadıklarını sen de iyi biliyosun ama kaullenmek acı geliyor. saglık bakanlıgı ve onu fon/bagış adı altında rüşvetleyen dsö nün hiç bir hükmü yoktur benim için çünkü şeffaflık yok. Bunları otorite olarak kabul eden de akıl yoksunudur. seninle hatta senin gibi en kral baş hekiminle yüz yüze de tartışırım ve sorularımaa cevap bile veremez rezil olur kaçarsınız direkt ve buna istediğin vakit hazırım. hatta sahtekar saglık bakanını da çagırabilirsiniz. kendinize güveniyorsanız hodri meydan.
yorumlarını mı silmişim? bu soruyu sen sormuşsun, bu yüzden gelen cevaplarda yorumları silme hakkı da sana aittir ben yapamam yetkim yok. kaldı ki kör müsün hala duruyo yorumların kaç yorum atmışsın bakmadım bile. son yorumunda da ilk cümlenden sonrasını okumadım çünkü malsın. geri dön bak yorumların silinmiş mi silinmemiş mi.
ölenlere otopsi raporlu takip yapılmadan hiçbir şey ortaya çıkmayacak
aşı üretenler sorumluluk almazken sen niye alıyorsun bu sorumlulugu canını riske atarak? hele hele bir tek 65 yaş üstü olanda ölüm riski katlanıyorkn bu genç yaşta bu aşı riskini alman çok tuhaf değil mi sence?
Haklısın valla ya arkadaş oldu olurda yakalanırsak korur diye olduk yani başka bir amaç yok
ani ölenlerin bundan ölmediğini gösteren otopsi raporu sunabilir miain?