Bir Garip Diyet Hikayesi. Nasıl İdeal Ölçülere Kavuştum?

Kahlo

Sitede dolaşırken birkaç yerde 17 kilo verdiğimi yazmıştım. Nasıl yaptığımı merak edenler oldu. Eh iş başa düştü; “Yaz kızım Kahlo.” dedim. Buyurun 68 kilodan 51 kiloya düşmemin sırrı.

Neredeyse her kadının üç dört kilo fazlası vardır. Ne hikmetse hepsi mutlu pazartesi sabahında gazete, dergiden kestiği “bilmem ne” diyetini uygulamaya ant içer. Ve nedense bu diyetler hep aynı günün akşamı bozulmaya mahkumdur. Bahanelerinizi duyar gibiyim.

Amerikalı oyuncu Rebel Wilsonın değişimi
Amerikalı oyuncu Rebel Wilson'ın değişimi

Şimdi fasulyenin faydalarına geçelim.

    • Diyete başlamadan önce muhakkak doktor kontrolünden geçin. Özellikle tiroidlerinize baktırın. Eğer az çalışıyorsa ne yaparsanız yapın kilo veremeyeceksiniz. Üzgünüm.
    • Şeker hastasıysanız yahut başka bir rahatsızlığınız varsa beni kaale almayın. Diyetisyene gidin. Sonra gelip başıma ekşimeyin.
Ey kilolarından yakınan insan eğer bu yazıya da aynı muameleyi yapacaksan okuyup zamanını kaybetme.
    • Kendinize acıyın. Çırılçıplak soyunun aynanın karşısına geçin. O bıngıldayan yağlarınızla oynayın. Kendi kendinizi komplekse sokun. İyi stres sizi motive edecektir.
Bir Garip Diyet Hikayesi. Nasıl İdeal Ölçülere Kavuştum?
    • Asla bol giyinmeyin. Çıkan yağlarınıza rağmen inatla dar giyinin. (Erkekler şu an yuhalıyor duyuyorum. Susun bakayım.)
    • En rezil, en berbat, en makyajsız, en çirkin, en şişman çıktığınız fotografı buzdolabınıza yapıştırın. Yanına bir de “Ahanda böyle olacağım.” dediğiniz kişinin fotografını koyun.
    • Aç kalmadan diyet yapamazsınız. Bunu unutun. O mide küçülene dek aç hissedeceksiniz.
    • 1 ayda 7 kilo veremezsiniz. 100+ iseniz verebilirsiniz. Bunu da unutun. Kısa mesafeli koşuya çıkmıyoruz. Maraton bu.
    • *O antin kuntin hapları kullanmayın. Gazetelere haber olmayın. Ben illa haber olmak istiyorum diyorsanız. Zayıflama haplarından ölmüş biri olarak değil. Geçmişe bakınca “Heheyt be ben neymişim.” Diyebileceğiniz şekilde haber olun.
    • Spor yapacaksınız. Kaçışınız yok. Spor salonuna yazılmak zorunda değilsiniz. Gitmeyeceksiniz biliyorum. Her akşamüstü bir saatlik tempolu bir yürüyüş yağ yakımını hızlandırır.
    • Rahatsızlandığınızı hissettiğiniz zaman diyeti bırakın. Haydi doktora.
    • Pilates candır. Lakin pilatesle kilo veremezsiniz. Sadece vücudunuzu şekillendirir, toplar, ultra esnek olursunuz. Kursa giderseniz çıkışta yemeğe saldırmayın. Pilates kursunda patatesli börek tarifi verenleri biliyorum. Allah ıslah etsin.
    • Bitki çayları güzeldir. Fakat her duyduğunuz karışımı içmeye kalkmayın. Tadı kötüyse içmeyin.
    • Bitki çayına şeker ilave etmeyin. Bal kullanın. Olmadı limon sıkın.
Bir Garip Diyet Hikayesi. Nasıl İdeal Ölçülere Kavuştum?
  • Her sabah aç karna sirke içmeyin. Gerek yok. Hiç içmedim. Mutluyum.
  • Bol su tüketin dediler diye damacanayı kafaya dikmeyin.
  • Erken kalkın. Ne demişler erken kalkan yol alır. Fosur fosur uyumakla kilo verilmiyor.
  • Saat 19:00’ı gösterdikten sonra birazdan sayacağım aperatifler haricinde hiçbir şey tüketmeyin.
  • Bira tehlikeli. Arada çok canın çekerse bir tane votka iç. Bira değil. Asla değil. Hatta mümkünse alkolü hayatından çıkar. Neredeyse hiç içmiyorum. Bir yerim eksilmedi. Göbeğim hariç ;).
  • Pirinci, makarnayı, beyaz ekmeği tamamen hayatınızdan çıkarın. Unutun. Yok öyle yiyecekler.
  • İlk üç ay çok canınız istemedikçe siyah çay, kahveden uzak durun.

Bunları yapamam derseniz. Boşverin diyeti. Gelsin steakhouse burgerler, gelsin yağlar, bıngıl bıngıl etler. Ama ondan sonra girdiğiniz ortamda erkekler arkadaşlarınıza kur yapıp sizinle ilgilenmediğinde ağlamayın. Sevgiliniz zayıf kızlara bakınca kıskançlık yaratmayın. İnce bir kızla aldatılırsanız ya da terkedilirseniz ben ne bahtsızmışım demeyin. Yalnız değilsiniz. Börekler, tatlılar var. Onlarda bulursunuz aşkı. Erkekler görseldir unutmayın. Önce gözlerine hitap edeceksiniz.

Ne yedim, ne içtim merak ediyorsunuz değil mi? İşte size ufak bir liste.

Sabah
Peynir, bir dilim tam buğday ekmeği, zeytin, kaşar, hellim, reçel, yumurta ne bulursam yedim. ( Poğaça, börek, tatlılar, kızartmaya ağzıma sürmedim. )

Öğlene doğru
Midem kazınınca bir kase meyveli yoğurt,birkaç ceviz, birkaç fındık, bir adet meyve, birkaç dilim karpuz yedim. Hepsini yemeye kalkma. Birini seçeceksin.

Öğlen
Bir tabak zeytinyağlı ve bir dilim tam buğday ekmeği tükettim.

Öğleden sonra
Açım huleyn diye bağırdığımda gene bir kase meyveli yoğurt, birkaç ceviz, birkaç fındık, bir adet meyve, birkaç dilim karpuz içinden seçim yaptım.

Akşam
Kocaman bir salata (ton balıklı, hellimli, tavuklu, neli seviyorsan.), bir dilim ekmek ve bir kase yoğurt
Veya
Bir dilim şnitzel, birkaç köfte, balık, biftek, bir kase yoğurt, bir dilim ekmek yedim.

Gece
Tekrar yoğurt, meyve, çerezlerden seçim yaptım.

Bir Garip Diyet Hikayesi. Nasıl İdeal Ölçülere Kavuştum?

İlk üç ay abur cuburu tamamen kestim. Toplam 10 kilo vermiştim. Cips, burger, iskender, adana dürüm, kokoreç, börek, çörek, cheesecake, çikolata vs ağzıma sürmedim. Bak en önemlisi çikolata. Onsuz da mutlu olmayı öğrenin.

İçim gitti mi? Ne yalan söyleyeyim evet. Ama hırslıydım. Ben bu kiloları verecektim. Verdim.
Hayatım inanılmaz şekilde değişti. Tırtıldım kelebek oldum. Kendime güvenim geldi. İnsan ilişkilerim güçlendi. İstediğim herşeyi giyebilir hale geldim. Abartmıyorum evrim geçirdim birkaç ay içinde. Bu ayrı bir yazı konusu.

Hepinize kocaman kocaman öpücükler ve bol sabır dileyip noktalıyorum.

Bir Garip Diyet Hikayesi. Nasıl İdeal Ölçülere Kavuştum?
115 Cevap